“Kurumları, organizasyonları, havadan müdahaleleri yok göstermeye çalıştılar” diyen Karagül, “Çok büyük kötülük fırtınalarıyla karşı karşıyayız. Türkiye’nin felaketine yatırım yapanların, çirkin istismarları ile bir kez daha yüz yüzeyiz. Bunu Gezi teröründe gördük, 17-25 Aralık’ta gördük, 15 Temmuz’da gördük. Aynı örgütlenmeyi, orman yangınlarında bir kez daha gördük” diye yazdı.
Siyasi partilerin şer ekseninin kontrolüyle, söylemiyle hareket ettiğini öne süren Karagül, “Ülkenin tamamı için bir afet durumu söz konusu iken bu siyasi partilerin, liderlerin, vekillerin, danışmanların, yönetim kademelerinin, tam da o örgütlerin söylemiyle paralel biçimde kitleleri provoke etmeleri bir milli güvenlik, bir ülke bütünlüğü meselesidir” iddiasında bulundu.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan olmasının ardından CHP’nin Türkiye’nin ekseninden çıktığını ve parti içerisindeki ‘milli damar’ın tasfiye edildiği iddiasını yineleyen Karagül, “CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun son aylarda öne çıkan açıklamaları, toplumsal düzeni tehdit ediyor. Ülke bütünlüğünü tehdit ediyor. Bir infial uyandırıp demokrasi dışı arayışları öne çıkarma işaretleri veriyor. Daha önce PKK’nın açıklamalarıyla, Kandil’den gelen mesajlarla benzerlik gösteriyor. Cümleler, çağrılar, tonlamalar çok benziyor” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun kendisine dava açtığını hatırlatan Karagül, yazısına şöyle devam etti:
“Bütün teşkilatlara dava açma talimatları veriliyor. Eren Erdem gibi; Selçuklu’dan Osmanlı’ya ve Cumhuriyet’e uzanan siyasi genetiğe savaş açan Eren Erdem gibilerden terör örgütlerine hedef gösteriliyorum.
Tuncay Özkan, Faruk Bildirici, Eren Erdem, Zafer Arapkirli, Lütfi Türkkan, Celal Çelik (KK’nın Avukatı), Bülent Emrah Parlak, Ümit Kıvanç, Zeynep Altıok Akatlı, Gökhan Özbek, Mehmet Demirkol, Ümit Dikbayır (İP, Sakarya mv.) ve daha tespit ettiğimiz yüzlerce isim üzerinden linç kampanyası, hedef göstermeler başlıyor.”
Yorumlar kapalı.