Türk Amerikan İşadamları Derneği‘nden ABD’nin 1915 olayları tutumuna ilişkin açıklama yapıldı. Türk Amerikan İşadamları Derneği’nce (TABA-AmCham), “Yönetime geldiği günden itibaren dünya ile pozitif bir iletişim kurma çabası içinde olan ABD Başkanı Joe Biden ve yönetiminin, ülkemizi soykırım ifadesiyle itham etmemesini, Biden’ın Türk dünyasının da hassasiyetlerini nazara alacak bilge bir yaklaşım sergilemesini ümit ediyoruz.” ifadeleri kullanıldı.
Dernekten yapılan açıklamada, Türkiye-ABD ilişkilerinin çeşitli evrelerden geçse de, iki ülke arasındaki stratejik ortaklık sorunlarının çözülmesinde hep olumlu katkı sağlayarak büyük krizleri önlediği, Türkiye Cumhuriyeti ile 1927 yılında kurulan resmi ilişkinin, özellikle 2. Dünya Savaşı’ndan sonra hızla gelişip derinleştiği belirtildi.
BIDEN’A SESLENDİLER
Türkiye ve Amerika’nın stratejik ortaklığının, bölgede ve dünyada önemli bir denge unsuru olarak sürdüğü aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
“1915 yılında yaşanan talihsiz olayların, o günün şartlarında değerlendirilmek yerine Türkiye üzerinde bir baskı aracına dönüştürülme çabaları, pozitif ilişkilerimizin üzerine bir gölge düşürmektedir. Yönetime geldiği günden itibaren dünya ile pozitif bir iletişim kurma çabası içinde olan ABD Başkanı Joe Biden ve yönetiminin, ülkemizi soykırım ifadesiyle itham etmemesini, ABD Başkanı Biden’ın Türk dünyasının da hassasiyetlerini nazara alacak bilge bir yaklaşım sergilemesini ümit ediyoruz. Kurulduğu 1986 tarihinden bugüne kadar Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri arasındaki ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkilerin geliştirilebilmesi için faaliyet gösteren Türk Amerikan İşadamları Derneği, aynı zamanda Amerikan Ticaret Odası’nın Türkiye temsilcisi olarak iki ülke arasındaki ilişkilerin pozitif zeminde devam etmesine önem atfetmektedir.”
Açıklamada, TABA-AmCham’in sadece Türk iş dünyasının ABD’deki varlığı değil, Amerikan iş dünyasının Türkiye’deki varlığının devamı ve büyümesi noktasında da sorumluluk aldığı anımsatılarak, “Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri’nin stratejik ortaklık düzeyindeki ticari ilişkilerin gelişerek devam etmesini, tarihçilerin tartışması gereken konuların iki dost ülkenin siyasi, ticari ve en önemlisi dostluk ilişkilerimizi olumsuz yönde etkileyecek bir retorik kullanılmamasını temenni ediyoruz.” değerlendirmesine yer verildi.