Şoke eden iddia: O eserler Neşet Ertaş’a değil dedeme ait

Halk ozanı Neşet Ertaş'ın hayatının film olacağının açıklanmasından sonra flaş bir gelişme yaşandı. Müberra Kıral, Ertaş'ın bazı şarkılarının kendisine değil, dedesi Aşık Hüseyin Tenecioğlu'ya ait olduğunu iddia etti.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“Bozkırın Tezenesi” olarak tanınan halk ozanı Neşet Ertaş’ın hayatının beyazperdeye aktarılacağı duyuruldu. “Ayla”, “Müslüm” ve “Cep Herkülü: Naim Süleymanoğlu” gibi filmleri hayata geçiren Mustafa Uslu’nun yapımcılığını üstlendiği filme Ertaş’ın ailesi sert tepki gösterdi.

Aile üyeleri yayımladıkları mesajda, Neşet Ertaş hayattayken defalarca bu tip tekliflerin geldiğini ancak sanatçının bu konuya asla izin vermediğini belirtti. Aile, yaptığı açıklamada, çekilmekte olan filmin telif hakları ile ilgili yasa ve yönetmelikler başta olmak üzere, ilgili mevzuata tamamen aykırı olduğunu vurguladı. Açıklamada, film yapımcısı kişi, kişiler ve firmalara noter vasıtası ile gerekli ihtarnameler gönderildiği bilgisi yer aldı.

Neşet Ertaş’ın hayatının beyazperdeye aktarılacağının ortaya çıkmasının ardından yeni bir iddia ortaya atıldı.

“O TÜRKÜLER NEŞET ERTAŞ’A AİT DEĞİL”

Snob Magazin’in özel haberine göre, Eskişehir’de yaşayan Müberra Kıral, “Neşet Ertaş, rahmetli dedem Aşık Hüseyin Tenecioğlu’na ait olan ‘Acem Kızı’, ‘Gayrı Dayanamam Ben Bu Hasrete’ ve ‘Hata Benim’ gibi  eserleri kendisine aitmiş gibi kamuoyuna mâl etti. Bu türkülerin isim hakkını almak için gerekirse Ertaş ailesine dava açabiliriz” dedi.

Kıral sözlerini şöyle sürdürdü:

“Neşet Ertaş gençlik yıllarında sokaklarda ağıt söyleyerek dolaşan bir insandı. Ertaş’ın henüz tanınmadığı yıllarda rahmetli dedem Aşık Hüseyin Tenecioğlu, İç Anadolu bölgesinde tanınan bir şahsiyetti. Dedemin bin 500’e yakın eseri bulunuyor. Rahmetli Neşet Ertaş’ın seslendirdiği ‘Acem Kızı’, ‘Gayrı Dayanamam Ben Bu Hasrete’ ve ‘Hata Benim’ adlı türküler dedeme ait” ifadelerini kullandı.

Neşet Ertaş’ın hayatının beyazperdeye aktarılacağının açıklamasından sonra bu gerçekleri açıklama gereği duyduğunu söyleyen Müberra Kıral, “Bu türkülerin isim hakkını almak istiyoruz. Gerekirse Ertaş ailesine dava açabiriz. Bu eserler gerçek adıyla ‘Hüseyin Tahtacı’ veya yaygın adıyla ‘Âşık Hüseyin’ olarak bilinen dedeme ait” dedi.

“HAKLI OLANA HAKKI VERMEK LAZIM”

Çukurovalı Edebiyatçı yazar İrfan Can ise başta Acem Kızı türküsü olmak üzere Neşet Ertaş’ın seslendirdiği bazı türkülerin Aşık Hüseyin Tenecioğlu’na ait olduğunu belirterek, “Ancak bu durum Neşet Ertaş’tan bir şey kaybettirmez. Fakat hakkı da haklı olana vermek lazım. Aşık Hüseyin’in ismi ilk olarak 1928 yılında Adana’da yayınlanan bir kültür edebiyat dergisinde geçiyor. Bazı kaynaklarda da Aşık Hüseyin’in ismine rastlıyoruz. Ben MESAM’a Acem Kızı türküsünün Aşık Hüseyin’e ait olduğunu bildiren yazılar da yazdım” şeklinde konuştu.

“SADECE 3 KITASINI BİLİYORDU”

Halk ozanı Aşık Feymani’de geçtiğimiz yıllarda bu konu hakkında konuşmuştu. Feymani, “O yıllarda Kadirli’de yaşayan Aşık Hüseyin’i Kadirli’nin ağaları Ceyhan’a sık sık pavyonlara götürürlermiş. Pavyonda bir gün Acem kızı denilen bir şarkıcı sahne de şarkı söylerken Aşık Hüseyin’de mekan sahibinden izin alarak bir görüşte aşık olduğu Acem kızına bir türkü söylemiş. İşte o ünlü Acem Kızı türküsü bu şekilde ortaya çıkmış. Acem Kızı türküsünün elimizde 10 kıtası var. Neşet Ertaş bunun 3 kıtasını biliyordu.” diyerek Acem Kızı’ adlı türkünün Aşık Hüseyin’e ait olduğunu öne sürmüştü.

Şoke eden iddia: O eserler Neşet Ertaş’a değil dedeme ait

Yorumlar kapalı.