Sembol fotoğrafın ‘Tescilli’ hikayesi: ‘Cumhuriyeti Biz Böyle Kazandık’

Yıl 1933, günlerden 29 Ekim. Uşak'ta kentin tek fotoğrafçısı Hüsnü Kazım Özler, Cumhuriyet törenlerinde deklanşörüne bastı. Özler'in siyah-beyaz fotoğrafı, Cumhuriyet'in nasıl kazanıldığını en iyi anlatan an oldu.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Uşak Belediyesi Kent Tarihi Müzesi 1 Eylül 2013’te kapılarını ziyaretçilere açtı. Kurtuluş Savaşı’nda önemli bir yere sahip olan Uşak, savaş sonrası dönemde de iktisadi olarak Türkiye’nin gelişimine büyük katkı koydu. Bu katkının izleri, kent tarihi, kültürel miraslar ve kentin yakın geçmişine ilişkin objeler müzenin dikkat çeken unsurları oldu.

Sözcü’den Selami Aydın’ın haberine göre, Müze binası aynı zamanda Anadolu’nun ilk elektrik üretiminin yapıldığı bina olarak dikkat çekiyor. İlk kez 1909 yılında binaya kurulan kömür jeneratörü ile elektrik üretiminin yapıldığı bina daha sonra ilk sokak aydınlatmasına elektrik sağlayan tesis oldu. 1600 metrekare alana sahip bina içinde belediye odası, basın odası, cirit odası, spor odası ve mutfak kültürü odası gibi tematik bölümler de yer alıyor.

Sembol fotoğrafın ‘Tescilli’ hikayesi: ‘Cumhuriyeti Biz Böyle Kazandık'

GENELKURMAY’A VERİLDİ

Kurtuluş Savaşı sırasındaki imkânsızlıkların yanında zafere olan inancı da anlatan ve bu güne kadar binlerce kopyası yayınlanan, renklendirilen ‘Cumhuriyeti Biz Böyle Kazandık’ fotoğrafının orijinali de Uşak Kent Tarihi Müzesi’nde yer alıyor. Sembol fotoğraf 1933’te Uşak’ta Cumhuriyet Bayramı törenleri sırasında çekildi. Fotoğrafı, dönemin kentteki tek fotoğrafçı Hüsnü Kazım Özler çekti. Fotoğraftaki kravatlı kişi dönemin belediye Başkanı Orhan Kamil Kabalak. Sanatçı Gülse Birsel’in babası Gültekin Şener fotoğrafı aile albümünde buluyor. Daha sonra fotoğrafı Kabalak’ın Ankara’da yaşayan oğlu Hasan Kabalak’a gönderiyor. Fotoğraf oradan da Genelkurmay Başkanlığı arşivine kaldırılıyor. Orhan Kamil Kabalak’ın yeğeni Tuğgeneral Zeki Güngör fotoğrafı bir askeri tesiste ‘Ankara 1929′ şeklindeki açıklama yazısı ile görünce 2007’de tescili için dava açıyor. Mahkeme fotoğrafın Uşak’ta çekildiğini tescil ederek kurtuluş meşalesinin ilk yakıldığı kentlerden biri olan Uşak’a bir nişan daha veriyor. Müzede sergilenen fotoğraf ise efsane fotoğrafın sahibi Hüsnü Kazım Özler’in çocukları Coşkun ve Taşkın Özler tarafından açılışta Kent Tarihi Müzesi’ne bağışlanan fotoğraf.

Sembol fotoğrafın ‘Tescilli’ hikayesi: ‘Cumhuriyeti Biz Böyle Kazandık'

Uşak’ı ve tarihini anlamanın en kolay yolu müze ziyareti

Uşak’ın düşman işgalinden kurtuluşunun yıl dönümü olan 1 Eylül 2013 günü açılan Uşak Kent Tarihi Müzesi, 2020 Tarihi Kentler Birliği Müze Özendirme Yarışması’nda ‘En iyi kent tarihi müzesi ödülü’nü’ aldı. Müze sorumlusu Cengiz Doğan “Uşak’ı ve Uşak’ın tarihini anlamanın en kolay yolu müzemizi ziyaret etmektir” diyor.

İlk elektrik ve ilk sokak aydınlatması

Maketler, silikon heykeller, meşhur Uşak halısı ve tarhanası müzede yer alıyor. İtalyan heykeltıraş Pietro Canonica’nın 1929 yılında yaptığı ve 1970 yılına kadar Cumhuriyet Meydanı’nda yer alan bronz Atatürk heykeli de müzede yer alıyor. Müzenin sorumlusu arkeolog Cengiz Doğan, her geçen gün müzenin popülerliğinin daha da arttığını belirterek; yılda 40 bin ziyaretçiyi ağırladıklarını vurguluyor.

DOKUMA İÇİN ELEKTRİK

Uşak 1909’da Anadolu’da elektriğin ilk kullanıldığı kent olarak öne çıkıyor. Dokuma halıları Avrupa ve Amerika’ya ihraç eden kentte, kadınlar sabahlara kadar dokuma tezgâhlarında çalışır. Karanlıkta, yaptıkları bir aparat ile kafalarının üzerinde taşıdıkları mumların aydınlığında dokuma yapan kadınlara dönemin belediye başkanı Kabalakzade Mehmet Efendi çare olur. Hacca gittiği sırada Beyrut’ta elektriği gören ve şehre getirmeye karar veren Mehmet Efendi dönüşte konuyu meclis üyelerine açar. 1909 yılında İzmir’den bir İngiliz firmasından alınan kömürle çalışan jeneratörle Uşak’a ilk elektrik verilir. Önce 300 sokak lambası ile kent aydınlatılır. 1910 yılında da evlere elektrik verilmeye başlanır. Müze binası jeneratörün bulunduğu binadır. Bugün hala 1940’lı yıllardan kalma bir jeneratör müzede yer almaktadır.

1926 yılında üretilen şeker sergileniyor

Molla Omar oğlu Nuri Bey (Şeker), Uşak’ta şeker fabrikası kurmak ister. Konuyu Atatürk’e açmak amacı ile Ankara’ya gider. Atatürk, tam destek verir. 1926’da üretilen ilk şeker Atatürk ve TBMM mensuplarına hediye edilir. Fabrikada ilk partiden çıkan şekerlerin küçük bir kısmı müzede sergileniyor.

Sembol fotoğrafın ‘Tescilli’ hikayesi: ‘Cumhuriyeti Biz Böyle Kazandık’

Yorumlar kapalı.