Selvi: Akşener, cumhurbaşkanlığı yarışında Ekrem İmamoğlu lehine ağırlığını koydu

Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, İYİ Parti lideri Meral Akşener'in İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu için kullandığı "1453'te Fatih aynı senin gibi 'Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul'u' dedi" ifadesini yorumladı. Selvi, "Akşener, cumhurbaşkanlığı yarışında dün itibarıyla Ekrem İmamoğlu lehine ağırlığını koydu" dedi.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hürriyet gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi, ‘Akşener’den İmamoğlu’na güçlü destek’ başlıklı yazısında bir süredir muhalefetin cumhurbaşkanı adaylığı konusunda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Ekrem İmamoğlu arasında bir çekişme yaşandığı iddiasını tekrarladı.

Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinde ‘Altın Hisse’nin Meral Akşener’in elinde’ olduğunu söyleyen Selvi, “Meral Akşener cumhurbaşkanı adayı olmasa da Millet İttifakı’nın ortak cumhurbaşkanı adayını belirlemek istiyor. 24 Haziran 2018 seçimlerinde Akşener, Abdullah Gül’ün ortak aday olmasını engellemişti. Çünkü kendisi cumhurbaşkanı adayıydı. Bu kez aday olmayacağı yönünde sinyaller veriyor. ‘Türkiye’nin önünü tıkayacak bir şahıs olmayacağım’ diyor” diye yazdı.

Selvi, Millet İttifakı’nın ortak adayla mı seçime gireceği yoksa ilk turda her partinin kendi adayını mı çıkaracağının net olmadığını belirterek “O nedenle Akşener, muhalefetin cumhurbaşkanı adayını belirleme konusunda Kılıçdaroğlu’yla birlikte en güçlü iki söz sahibinden biri” dedi.

“Bir de Akşener’in kimi desteklediği önemli olduğu kadar kimi istemeyeceği de önemli olacak. Abdullah Gül örneğinde olduğu gibi” ifadesini kullanan Selvi, şöyle devam etti:

‘Akşener’in Kılıçdaroğlu’yla ilgili sözleri’

“Akşener, Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı sorulduğunda, ‘Cumhurbaşkanlığı adaylığı elbette Kemal Kılıçdaroğlu’nun hakkıdır ve saygı duyulması gereken bir durumdur. Ben dolayısıyla CHP Genel Başkanı’nın cumhurbaşkanı adaylığına dair dair tutumunun olmasına dair saygı gösteririm’ demişti.

Akşener’in bu sözleri, Kılıçdaroğlu’na yeşil ışık yaktığı şeklinde yorumlanmış ve CHP Genel Merkezi’nde heyecanla karşılanmıştı.
Akşener’in, Kılıçdaroğlu’yla ilgili değerlendirmesinin bir nezaket cümlesi mi olduğu yoksa Akşener’in tavrını mı yansıttığı konusu net değil.

‘Akşener’den İmamoğlu’na güçlü destek’

Ama 30 Ağustos tarihi itibarıyla bir kırılma yaşandı. Meral Akşener, cumhurbaşkanlığı yarışında dün itibarıyla Ekrem İmamoğlu lehine ağırlığını koydu.

30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerinde yaptığı konuşma ile İmamoğlu’nu, ‘İstanbul’un ikinci Fatih’i’ ilan etti. ‘1453, Fatih Sultan Mehmet, aynı senin gibi, dedi ki ‘Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul’u alırım. Bizans’a rağmen, Avrupa’ya rağmen, Haçlılar’a rağmen, ya İstanbul’u alırım, ya İstanbul beni alır’. İki kararlı lider ve İstanbul alındı’ dedi.

Eee ikinci Fatih’i bulmuşken onu cumhurbaşkanı adayı yapmadan olmaz.’Haçlılar, Bizans ve ikinci Fatih’

Akşener’in, İmamoğlu’nu ikinci Fatih ilan edip, İstanbul’un ikinci kez fethedildiği yönündeki sözleri problemli. Ne yani, İmamoğlu’ndan önce İstanbul, Bizans’ın elinde miydi? İmamoğlu, seçimleri kazanarak İstanbul’u Bizans’ın elinden mi kurtardı? Bu durumda Canan Kaftancıoğlu ne oluyor? Ulubatlı Hasan mı? Bir de İmamoğlu adına hutbe okutulup, para basılırsa bu iş tamam demektir. Ha bir de Ayasofya’nın camiye çevrilmesi konusu vardı ama zahmet etmesinler onu Erdoğan yaptı.

‘Kırılma noktası’

Akşener, İmamoğlu’nu her zaman destekledi. Bir ara Pervin Buldan’la birlikte fidan dikme törenine davet etmesi İYİ Parti’de tepkiye neden olmuştu. İmamoğlu telefonla arayıp Akşener’den özür diledi. İş tatlıya bağlandı… Ancak Akşener şimdiye kadar İmamoğlu’na bu kadar güçlü destek vermemişti. O nedenle 30 Ağustos’ta yaptığı bu açıklama cumhurbaşkanlığı yarışında İmamoğlu lehine bir kırılma noktası oldu.

‘Mansur Yavaş denklem dışı mı?’

Mansur Yavaş, Erdoğan karşısında en çok oyu alan aday olarak görünmesine rağmen bir süredir ısrarla cumhurbaşkanı adayı olmayacağı yönünde mesajlar veriyor. Bir dönem daha Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı sürdürmek istediğini ifade ediyor.

Yavaş’ın bu kararını Kılıçdaroğlu’na da ilettiği biliniyor.

‘Masa kurulduğunda ibre her an Mansur Yavaş’a dönebilir’

Ancak bu durumu Mansur Yavaş’ın cumhurbaşkanlığı denkleminde devre dışı kaldığı şeklinde yorumlamayın. Yavaş, kendisini bir adım geri çekerek hem yıpranmasının önüne geçmiş oldu hem de kendini cumhurbaşkanlığı savaşının dışına taşımış oldu. Ama ortak adayın belirlenmesi için liderlerden oluşan ‘Cumhurbaşkanlığı Masası’ kurulduğunda o dönem Erdoğan karşısında en güçlü aday pozisyonunu koruyabilirse, ibre her an ona dönebilir. O nedenle Mansur Yavaş oyundan düştü şeklindeki yorumlara katılmıyorum.”

Selvi: Akşener, cumhurbaşkanlığı yarışında Ekrem İmamoğlu lehine ağırlığını koydu

Yorumlar kapalı.