Yurt dışında bulunan organize suç örgütü lideri Sedat Peker, kendisine yönelik operasyonlar sonrası çektiği videoda eski AKP ve ANAP milletvekili Feyzi İşbaşaran’ın ‘kendisini her yere şikâyet ettiğini’ belirterek “Cumhurbaşkanımızın eşine küfür etti diye ben milletvekilinin (Feyzi İşbaşaran), devletin karakolunda kemiklerini kırdırdım, yetmedi mahkemeye çıkarken biraz daha kırdırdım, pişman değilim. Karıya, kıza, anaya kötü laf olmaz” ifadelerini kullandı.
İşbaşaran, Twitter hesabından Peker’e tepki gösterirken “Seni orada fazla öttürmezler” dedi.
İşbaşaran, şu ifadeleri kullandı:
“Sen benim muhatabım değilsin ama videoda adım geçtiği için bir iki şey yazmak istedim. Senin muhatabın, hizmet ettiğin Erdoğan, Mehmet Ağar, Korkut Eken ve seni yıllarca kullanan polis teşkilatıdır. Eşine, çocuklarına yapılanan üzüldüm ama sen de onları bırakıp kaçmayacaktın!
Sen nasıl bir delikanlısın ki; Bir AKP milletvekili (Metin Külünk), parti teşkilatı ve polisle anlaşarak bir tetikçini gönderip gözaltında elleri kelepçeli birine saldırıyorsun? Benim kemiklerim falan kırılmadı ama bir polisin parmağı kırıldı, o polise üzüldüm.
Türkiye’de polis olmadan mafya olmaz. Polisin kanatları altında yıllarca çetecilik faaliyetlerinde bulundun, sana mafya da denilmez. Mafyanın, İtalya’da olduğu gibi kurumsal kimliği var, polisle, istihbarat ile işbirliği yapmaz ama sen polis işbirlikçisisin ve kullanılma süren doldu.
Bir de ‘Feyzi İşbaşaran beni şikayet ediyor’ diyorsun. Seni kime şikayet ettim veya ediyorum? Şikayet etmem gereken kişi ve kurumlar senin sahiplerin zaten. Erdoğan ve ailesini tehdit ediyorsun, seninle onların meselesi, beni hiç ilgilendirmez!
İstediğin kadar Hakan Fidan’a güzellemeler yap, seni oralarda daha fazla öttürmezler, gerisini Mit/polis abilerine anlatırsın. MİT/polis himayesinde mafyacılık oynamanın ömrü bu kadar! Umarım adil yargılanırsın ve cezaevinde başına bir iş getirmezler.”
Sedat Peker ‘milletvekili dostum’ demişti
Sedat Peker, yayınladığı üçüncü videoda, İşbaşaran’ı ‘şimdi AKP MKYK üyesi olan bir milletvekili dostunun’ yönlendirmesi üzerine gözaltında olduğu karakolda, kemiklerini kırdırdığını açıklamıştı. Peker, eski AKP İstanbul Milletvekili olan ve son Büyük Kongre’de AKP MKYK üyesi seçilen Metin Külünk’ü isim vermeden şöyle anmıştı:
“… Senin yengene küfür etti diye, Sayın Cumhurbaşkanı’nın eşine küfür etti diye ben milletvekilinin, devletin karakolunda kemiklerini kırdırdım. Yetmedi mahkemeye çıkarken biraz daha kırdırdım. Pişman mıyım, değilim.
Bir tane milletvekili dostumuz var o dönem. Yanıma geldi ‘Bu namus meselesi’ dedi, ‘Böyle söylüyorlar, ben bir gidip görüşeyim, kardeşim bununla ilgilensin’ dedi. Geldi. O milletvekilinin ismini söylemeyeyim, iyi bir dostumuz, hemşehrimiz. Onu da pasifize etmişlerdi, şimdi tekrardan MKYK’ya aldılar. Karakolun amirini ayarlayacaklar, iki çocuk kavga edecek orada, nezarette bunun yanına koyacaklar, onu dövecekler orada. Kemiklerini kıracaklar. Ee? Karakolun amirine bile söz geçiremediler, herif ters çıktı orada, bir şeyler oldu. Ben avukat kardeşimi yolladım. Manevi kardeşim gibi sevdiğim, cezaevinde her gün yanıma gelen kardeşimi yolladım. Uzak doğu dövüşçüsü. Devletin karakolunun içinde ben namusunu korudum onların… Abimizin, ülkemizin Cumhurbaşkanı’nın eşine, kızına kötü laf söylediler. Serhat Albayrak, senin yengene söylediler. Sen benim karıma bunu yaptırdın o Mehmet Ağar ile, derincilerle. Hani namus, hani şeref? Evimde uyuşturucu arattırıyorsunuz köpekle… Feyzi İşbaşaran milletvekilinin adı. Her yere beni şikayet ediyor, etsin… Milletvekilini dövdürdüm, devletin karakolunda dövdürdüm, avukat kardeşime dövdürdüm.”
Yorumlar kapalı.