Sedat Peker, dün yayınladığı bir videoda Elazığ’da yerel televizyon kanalında sunuculuk yapan Kazakistan uyruklu Fırat Üniversitesi İletişim Fakültesi 2’nci sınıf öğrencisi Yeldana Kaharman’ın ölümü hakkında bazı iddialar ortaya attı.
Peker, “Bir gün kızcağız jandarmaya gidip kızcağız bana tecavüz edildi diyor. 18 yaşında. Kız şikayet ediyor, daha sonra helikopterle gelip bu kardeşi babası (Mehmet Ağar) aldırıyor. Kız ertesi günü ölü bulunuyor. Ne kadar enteresan ve ne kadar acı değil mi? Kendi kızımız için dünyaları yakarız dedik ama orada bir garip öldü ve herkes biliyor. Kimse ağzını açmıyor. Hani kadın kuruluşları? Bir tane gördünüz mü bu olay için eylem yapan? E derin devletin başı. Adam ne istiyorsa o oluyor. Şimdi daha da derin oldu” dedi.
Bunun üzerinde jandarmadan bir açıklama geldi. Peker’in iddialarını yalanlayan komutanlık “Yeldana Kaharman isimli kadının jandarmaya herhangi bir müracaatı kesinlikle söz konusu olmadığı gibi helikopterle aldırılması iddiası da tamamen gerçek dışıdır” ifadeleri yer aldı.
Peker de jandarmanın açıklamasına sosyal medya hesabından yanıt verdi. Peker’in ifadeleri şöyle:
Jandarma Genel Komutanlığı gibi nadide bir kurumun kamuoyunda yapılan bu tip tartışmalara savcılık yazısı olmadan dahil olması bence çok doğru bir davranış değil. Ben öldürülen kız kardeşimizin helikopterle alındığını iddia etmedim. Derin devletimizin başı Mehmet Ağar’ın oğlunu helikopterle aldığını söyledim. Ayrıca Yeşil’in jandarma karakolundan 6 sivili alıp yok ettiği gerçeği ve bunun gibi birçok olay ortadayken öldürülmüş bir kızın bir gün önce verdiği şikayet dilekçesinin yırtılarak yok edilemeyeceğine inanmak safdillik olur (hele ki Mehmet Ağar gerçeği ortadayken).