Oksijen düşüklüğü koronavirüs belirtisi mi?

Düşük oksijenin koronavirüsün en önemli belirtileri arasında yer aldığını söyleyen Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, vatandaşları uyardı. Akkoyunlu, “Oksijen düşüklüğünün koronavirüs tespitinde önemi yok. Hastalığın ağırlığını göstermede dikkat ettiğimiz bir kriter” dedi.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Oksijen düşüklüğünün koronavirüsün önemli belirtilerinden biri olduğunu ifade eden Medipol Mega Üniversite Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, oksijen ölçümünü hastalığın teşhisinde kullanmanın doğru olmadığını anlattı. Ateş ölçümünün vakaların tespitinde daha doğru sonuç vereceğinin altını çizen Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Oksijen düşüklüğünün hastalık tespitinde önemi yok. Hastalığın ağırlığını göstermede önemi söz konusu. Koronavirüs hastalarının büyük bir kısmında oksijen düşüklüğü görülmez. Yaklaşık olarak tahmin ettiğimiz oksijen düşme seviyeleri yüzde 15-20 arasında. Bunlar da hastanede yatan ve yoğun bakımdaki hasta grubunu oluşturuyor. O nedenle ‘elimizde bir cihazla dışarıdan gelenin oksijenini ölçelim’ yaklaşımı doğru olmayacaktır” uyarısında bulundu.

DÜŞÜK OKSİJEN HAYATİ RİSK TAŞIYOR

Oksijeni düşen hastanın ciddi halsizliği, kırgınlığı, kas ağrıları, yüksek ateşi olacağını vurgulayan Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Oksijen düşüklüğü belirlenene kadar hasta birçok belirti vermiş olur. Oksijen düşüklüğü önemli bir belirti ancak tarama ve tanıda kullanılmaz. Yaş grubuna, kişinin hastalığına göre oksijen değeri değişmekle birlikte 96’nın üzerini sağlıklı değer olarak kabul ediyoruz. Sağlıklı değer 96-99 arasıdır. Bazen hastalık ve yaşın ilerlemesine göre bu değer 92’nin üzerinde de normal kabul edilir. Vücut uzun süre oksijensizliğe dayanamaz. Beyin 6 saniye, kalp de aynı şekilde bu kadar kısa dayanabilir. Oksijen düşüklüğü bizim için tehlikeli ve anında müdahale edilmesi gereken bir durumdur. Kan düzeyinin bozulması, halsizlik, baş ağrısı, ciddi nefes darlığıyla birlikte ortaya çıkar. Ciddi bir olaydır, hayatı tehdit eder. Öncesinde nefes darlığı gibi ciddi bulgular veren bir durumdur” değerlendirmesinde bulundu.

KAN ALMADAN PARMAKTAN ÖLÇÜM YAPILIYOR

Bir cihaz yardımıyla parmaktan oksijen ölçümünün yapılabileceğini anlatan Akkoyunlu, “Cihazlar bir dalga boyuyla birlikte kandaki oksijen değerini ölçüyor. Parmağınız sağlıklı ve dolaşım düzeyi normal ise burada gösterilen değerler kandan bakılan değerler ile yüzde 98 oranında benzerdir. O nedenle bu mutlak doğruya yakın bir değer gösterir. Kan alıp tekrardan bir oksijen değerlendirmesi yapmaya gerek yok. Özellikle KOAH gibi kronik bir akciğer hastalığı olanlarda kanda oksijen düzeyinde düşüklükler söz konusu. Eğer bunun üzerine koronavirüs gibi enfeksiyon eklenirse bu hastalık çok daha ağır seyreder. Bu hastaların korunması bizim için çok daha önemli. Tüm solunumsal enfeksiyonlardan bu hastaların korunması gerekiyor. Özelikle akciğer problemi ve yetmezliği olan kişilere hem grip hem zatürre aşısı öneriyoruz” uyarısında bulundu.

“HEMEN BİR HEKİME BAŞVURUN”

Oksijen düşmeye başladığı anda kişinin hastaneye başvurması gerektiğini anlatan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, “Koronavirüs değil normal bir grip bile olsa kişinin hayatı tehlikede olacak. En önemli tarama bulgulardır. Yani hastanın kendisini nasıl hissettiğidir. En sık görülen semptomlardan birisi de ateştir. Ateş ölçümünde daha fazla hasta tespit edileceğinden oksijen ölçümüne göre daha güvenli bir yöntem olacaktır” dedi.

Oksijen düşüklüğü koronavirüs belirtisi mi?

Yorumlar kapalı.