Koronavirüs küresel salgını, tüm dünya ekonomisinde büyük olumsuz etkiler yarattı. Tüketim ve satış stratejileri, bazı alanlarda pandemi dönemi ve salgının olumsuz etkileriyle bağlantılı olarak yeniden şekillendi. Salgınla doğru orantılı olarak bazı ürünler hiç olmadığı kadar önem kazandı, fiyatları artışa geçti. Temizlik ürünleri, dezenfeksiyon ürünleri ve medikal ürünler ilgi odağı oldu. Stokçulukla birlikte bu ürünlere yönelik rant ve dolandırıcılık haberleri de gündeme düşmeye başladı. Uluslararası ticaretle ilgili hiçbir yetki ve prosedür yetkinliği olmayan birçok kişi, medikal ürün ve nitril eldiven ticaretine soyundu. Yurt içi ve yurtdışından özellikle nitril eldiven satışına dair dolandırıcılık girişimleri gündeme geldi.,
Cumhuriyet’in konu ile ilgili sorularını yanıtlayan LETİAD Yönetim Kurulu Üyesi, Matilda Turizm ve Ticaret şirketinin genel müdürü Burak Bilgit, dolandırıcılığa karşı vatandaşları uyardı.
Nitril eldiven nedir, nerede kullanılır, neden önemlidir?
“Bileşiminde lateks bulunmayan temizlik, muayene ve iş eldiveni. Özellikle temizlik alanında önemli bir yere sahip. Bileşiminde lateks bulunmadığından kullanım açısından alerjik maddelere hassasiyeti olanlar için çok ideal bir alternatif. Ayrıca pudrasız olması muhtemel pudra alerjisini de engelliyor. Hafif pütürlü yapısı dokunma hassasiyeti kuvvetlendirdiği gibi sürtünme direnci düşük olduğundan daha rahat giyilip çıkartılabiliyor. Ele ergonomik bir şekilde oturuyor ve ciltler için güvenli. Yırtılma, delinme ve parçalanma gibi durumlarda kendisiyle aynı kalınlıkta olan lateks ve vinil eldivenlere göre en az 2 kat daha dayanıklı. Bu dayanıklılığı sayesinde tek kullanımlık olmasına rağmen bir defadan fazla da kullanılabiliyor. Sağlık ve temizliğin dışında endüstride çok geniş alanlarda kullanılıyor. Örneğin su sızdırmazlığı sağlamak için iş eldivenlerinin altına giyiliyor. Uzun raf ömrü de endüstriyel açıdan başka bir artı. Önemli bir diğer farkı ise bahsettiğim diğer eldiven türlerine göre kimyasallara karşı olan direnci. Bu noktada da diğer eldiven türlerinden çok daha güçlü bir koruma sağlıyor.”
Bu eldivene yönelik ilgi, gerçekten ihtiyaç olduğu için mi yoksa arkasında başka nedenler mi aramalıyız?
“Elbette Kovid-19 salgınıyla koruyucu ekipmanlara karşı artan bir ihtiyaç ve ilgi bu. Ancak beraberinde bunu fırsatçılık da takip ediyor. Pandemi öncesi Türkiye’de 100’lü paketi 13-15 TL’ye satılan eldivenler şimdi 70-80 TL civarında. Bazı platformlarda 200 TL’ye kadar fiyat görüyoruz. Virüsün kontrol altına alınamaması kişisel koruyucu ekipmanlara olan ilgiyi her geçen gün daha da artırıyor. Alınan önlemlere istinaden çeşitli sağlık kuruluşlarının yanında kuaför, güzellik salonu, restoran ve alışveriş merkezleri gibi yerlerde kullanımın zorunlu olması da tüketimi hızlandırıp yine ihtiyacı artıyor.
Koronvaris salgını sürecinde çok sayıda kişinin yetkinliği olmadığı halde medikal ürün satışı yapmaya çalıştığını, çeşitli dezenfeksiyon ürünlerinin pazarlandığını veya pazarlanmaya çalışıldığını, maske ve eldiven ihracatından söz edildiğini duyuyoruz. Neler oluyor? Gerçek üreticiler ve ithalatçılar bu duruma ne diyor?
Uluslararası ticaretle hiçbir bilgisi ve yetkisi olmadığı halde krizleri avantaja çevirmek isteyenler, fırsatçılar var maalesef. Fiyatların artışında da bunların payı büyük. Dün tezgâhında karpuz satan bir tanıdığınız bugün sizi medikal eldiven satmak için ararsa şaşırmayın. Burada denetim yetersizliği de ayrı bir sorun. Yeterli denetimin olmaması merdiven altı üretimin artmasına da sebep oluyor. Bir değer sorun da online satış platformaları. Bu alanlarda herhangi bir denetimli fiyat limiti olmadığından aynı ürün pek çok farklı satıcıdan farklı fiyatlara tüketiciye sunuluyor. Türkiye’de medikal eldiven üreticisi yok. İthalatçı firmalar ise taleplere yetişmeye çalışıyor. Tedarik sorunlu olduğundan öncelik de sağlık çalışanlarına veriliyor.”
Son dönemde eldiven ve maske satışına ilişkin çok sayıda dolandırıcılık haberi gelmeye başladı? Nasıl dolandırıyorlar?
“Birçok farklı metot duyuyoruz. Stoklarında milyonlarca eldiven olduğunu söyleyerek hemen depozito isteyip ortadan kaybolanlar, başkasının stokta olan malını kendi malı gibi gösterip sahte sözleşmeler yapanlar, belgesiz ürünleri sertifikalı gösterip satmaya çalışanlar bunlardan birkaçı.”
Neden sıradan insanlar nitril eldiven ve Medikal ürün ithalatı yapamaz?
“Ticari bir firmaya sahipseniz ve ithalat yapma yetkiniz varsa bunu yapabilirsiniz ancak artan dolandırılıcıktan ötürü üretici firmaları kendi ülkelerinde üye oldukları meslek odaları, yasal dernekler ve dış ticaret ajans kayıtları gibi kanallarla kontrol etmekte fayda vardır. Stokta malı olan ürün sahipleri ile de ürünün sertifikaları ve sözleşme süreçleri dikkatle yürütülmelidir.”
Yabancıların da dolandırıldığına ilişkin bilgiler geliyor
“Evet. Salgından ötürü sadece Türkiye’de değil dünya genelinde yaşanan bir talep artışı var. Bu artış sebebiyle ürün tedariğinde sorun yaşanıyor. Birçok üretici firma taleplere yetişmekte zorluk çekiyor. Bazen yeni taleplere cevap veremedikleri gibi teslimat için de oldukça uzun bekleme süreleri veriyorlar. Fiyatların da eskisine göre birkaç kat artmış olduğunu eklerseniz dünya genelinde eldiven ithalatı noktasında yoğun ve sıkıntılı bir ortam var. Bu ortamda yabancı alıcılar da dolandırılıyor. Ben aynı zamanda LETIAD yönetim kurulu üyesiyim. Ne yazık ki yakın zamanda yaşadığımız canlı bir örnek var. Letonya’da faaliyet gösteren bir medikal ürün satıcısı Türkiye’den stokta malı olduğunu iddia eden birine ulaşıyor. Şahıs sahte sertifika ve diğer bazı belgelerle hemen depozito istiyor. Ne yazık ki ödenen kapora sonrası ortadan kayboluyor. Bu ülkemiz adına da büyük bir imaj kaybına neden oluyor tabii.
Büyük Türk üreticiler mal üretmekte sıkıntı mı yaşıyor? Neden nitril eldiven Malezya gibi ülkelerden alınıyor?
Türkiye’de nitril eldiven hammaddesi bulunmuyor. Yüksek işçilik maliyetleri ve stoklu ürün tedariğinin zorlukları sebebiyle de Türkiye eldivenleri özellikle dünyanın bir numaralı eldiven üreticisi konumunda olan Malezya’dan ithal ediyor. Malezya’yı daha düşük maliyetlerle yüksek üretimler yapabilen Çin, Endonezya ve Tayland gibi ülkeler takip ediyor.”
Güvenli mal tedariki hem Türkiye hem yurt dışı için nasıl sağlanır ve güvenli satım işlemi nasıl gerçekleştirilir?
“Öncelikle mal tedariki sağlayacak firmaları tanımanız ve haklarında referans almanız gerekiyor. Bundan sonra süreç alıcının resmi bir niyet/talep mektubuyla başlıyor. Ardından tüm işlemler yazılı olarak sözleşmelerle yürütülüyor. Son aşama ise müşterinin alım gücünü satıcının ise ürün ispatını göstermesiyle son buluyor. Ardından güvenli bir satın alım ve teslimat gerçekleşiyor.”
Yorumlar kapalı.