“Kötü komşu ev sahibi yapar” atasözü yine gerçek oldu. Uzun süredir İmrahor Vadisi’nde sokak köpeklerinin bakımını yapan hayvanseverler, büyük bir başarıya imza attı.
Sputnik’te yer alan habere göre, yeni barınaklarını anlatan Patipark Hayvanseverler Derneği Kurucusu Hülya Akçal, derneklerinin kendiliğinden meydana gelen bir oluşum olduğunu söyledi. Önce İmrahor Vadisi’ne atılan köpeklerin ihtiyaçlarını karşılamak için bir araya geldiklerini ve orada bir barınak kurduklarını ifade etti.
Mama ve klinik masrafları için kampanya düzenleniyor
Bu bölgenin barınak için uygun olmadığını ve barınağı Sincan’a taşındıklarını söyleyen Akçal, şu an ise Ayaş Gökler mevkiinde 33 dönüm arazi kiralayarak 300’den fazla köpeğin ihtiyaçlarını karşıladıklarını belirtti.
Köpeklerin ihtiyaçlarını karşılamak ve sağlık sorunlarını gidermek için sosyal medya hesapları üzerinden kampanyalar başlattıklarını aktaran Akçal, Patipark’ta herkesin gönüllük esasına göre çalıştığını, yeni barınakta gece ve gündüz mutlaka nöbetçi bulunduğunu söyledi.
‘Sahiplendirmeyle bir hayvanı kurtarmış oluyoruz’
Hayvan sahiplendirmenin, kendilerinin en çok önem verdikleri konu olduğuna dikkat çeken Akçal, “Sosyal medya hesaplarımız üzerinden sahiplendirme yapıyoruz ve bunun için çeşitli kriterlerimiz var. Sahiplenecek kişinin 25 yaş üstü olması, iş ve ev sorumluluğunun bulunması, mümkünse daha önce köpek beslemiş olması, çiş ve tüy gibi konuları sorun görmemesi, takip ve sözleşmeyi kabul etmesi gerekiyor. Sahiplendirme olduğu zaman esasında bir hayvanı kurtarmış oluyoruz” diye konuştu.
Akçal, yaşadığı ortamda köpek besleyemeyen gönüllülerin barınakta sahiplenme yaparak bir hayvanın hayatını kurtarırken çocuklu ailelerin de çocuklarına sorumluluk aşılayabileceğini söyledi.
‘Sadece şahıslar değil belediyeler de cezalandırılmalı’
Herkesin evinin önüne bir kap su, bir kap mama koyarak hayvanların canlarını kurtarabileceklerine değinen Akçal, “Tüm bunar yapılsa aslında köpekler dağ başına atılmazlar” dedi.
Akçal, yakın zamanda TBMM’de kabul edilmesi beklenen Hayvan Hakları Yasası’nda olmazsa olmaz iki beklentileri olduğu söyledi ve bunları şöyle sıraladı:
“Birincisi, hayvanlara karşı işlenen suçlar kabahatler kanundan çıkıp Türk Ceza Kanunu’na alınmalı ve hapis cezası gelmeli, ikinci olarak da belediyelerin de bu ceza kapsamına girmesi.”