Her yıl Kasım ayının üçüncü çarşambası Dünya KOAH Günü olarak kabul ediliyor. Dünyada 600 milyon insanı etkisi alan KOAH, en önemli halk sağlığı sorunlarından biri olarak biliniyor. Bu yıl 18 Kasım’a denk gelen Dünya KOAH Günü nedeniyle bir açıklama yapan, TÜSAD KOAH Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Arzu Mirici, bu hastalık açısından havanın önemine dikkat çekti.
“Ormanların da korunması gerek”
Koah’ın soluğumuz havanın kalitesini etkileyen her türlü faktörle ilişkili olduğunu vurgulayan Mirici şu bilgileri verdi:
“Hastalığa neden olan faktörler; başta sigara olmak üzere havayı kirleten unsurlar. Sanayileşme ve taşıt egzozları ile oluşan kirlilik özellikle büyük kentlerde önemli olurken, kırsal alanda partikül ve gaz kirliliği çeşitli nedenlerle sorun olabiliyor. Bunların başında pişirme ve ısınma maçlı yakıt kullanımı ve hayvansal ürünler geliyor.
“Hava kirliliği ile mücadelede, kirlilik kaynaklarını kontrol etmek kadar ormanların korunması ve artırılması da önem taşıyor. Özellikle partikül (parçacık) kirliliği ile başa çıkmada ormanların ve genel anlamda yeşil alanların katkısı çok önemli.”
“Koah hastaları dışarı çıkmasın”
Koah daha çok 40 yaş sonrası hastalığı olarak algılansa da erken yaşlarla da görülebildiğine dikkat çeken Mirici, şöyle dedi:
“Bu hastalığın ortaya çıkmasında solunan havanın kirlilik miktarı ve süresi ile ilişkisi var. Kirli bir havayı uzun süre soluma halinde hastalığın daha genç yaşlarda görülmesi beklenebilir. Ayrıca kişisel duyarlılıkta önemlidir. Bazı kişiler daha erken hastalığa yakalanabilir.”
“Koah bağışıklık sisteminin bozulan hava kalitesine verdiği yanıttır. Sadece akciğerlerimizin değil vücudun tüm organlarının etkilendiği sürekli bir hastalıktır. O nedenle bir taraftan soluduğumuz havanın kalitesini iyileştirirken diğer yandan bağışıklık sistemimizi doğru yöntemlerle desteklemek gerekir.
“Bunlar; yeterli ve dengeli beslenme, sağlıklı bir uyku süreci, yaşa ve bedene uygun egzersiz ile stresle başa çıkmayı öğrenmek olmalıdır. Akciğer sağlığımızı korumak için öncelikle genel sağlığımıza dikkat edilmeli, dengeli ve sağlıklı beslenmeli, tütün ve tütün ürünlerinden kaçınmalıyız.
“Zararlı olabilecek iç ortamlardaki hava kirliliği önlenmeli, açık ortamlardaki hava kirliliğinden uzak durulmaya çalışmalıyız. İnfeksiyonlardan korunmak amacıyla aşılama programına uyulmalıdır. Yaş, cinsiyet ve fiziki duruma uygun olarak düzenli egzersiz yapmalıyız. Koah hastaları dışarı çıkmamalı.”
Yorumlar kapalı.