Karamollaoğlu, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında gündemi değerlendirdi, soruları cevapladı.
Türk milletinin ve İslam aleminin Kadir Gecesi’ni tebrik eden Karamollaoğlu, bu gecenin bütün İslam coğrafyası ve yeryüzünde barışın tesisine vesile olacağına inandığını söyledi.
Karamollaoğlu, bazı çevrelerin 1915 olaylarını günlük siyasetin parçası yapma gayreti içine düşerek Türkiye’yi kınama yoluna girdiklerini belirterek, bunu hadsiz ve haksız bir çaba olarak gördüklerini dile getirdi.
ABD Başkanı Joe Biden’ın 1915 olaylarını “soykırım” olarak nitelemesini kabullenmenin mümkün olmadığını vurgulayan Karamollaoğlu, “Ne ABD ne de Batı alemi, Türkiye’ye bu konuda ders verecek bir konumda değildirler. Maalesef memleketimizde de hatta Türkiye Büyük Millet Meclisinde bazı kendini bilmezler, bu konularda bizi, ülkemizi de itham eden birtakım söyleme, icraata da girişiyorlar. Bunları da şiddetle kınıyorum.” diye konuştu.
“Hükümetin, 1915 olaylarındaki tavrını gözden geçirmesi gerekiyor”
Karamollaoğlu, hükümetin, 1915 olayları konusundaki tavrını da yeniden gözden geçirmesi gerektiğini belirterek, şu ifadeleri kullandı:
“ABD Başkanlarına da bazen ‘dostum’ bazen de ‘küstüm’ diye hitap eden, sürekli zikzak yapan bir iktidarın söylemleri, bugün bize karşı yürütülen propagandanın karşısında durmamızı güçleştiriyor. Onun için içeride yapılan birtakım açıklamalar bizleri bağlamaz. Hele de çok çirkin bir tarzda, kendileri böyle yanlışların içine girip 6’lı masayı yurt dışıyla, bazı ülkelerle irtibatlıymış gibi göstermek, bunu ispat edememek alçaklıktır. Varsa bir ispatları ortaya koyarlar. Bundan dolayı da bugünkü iktidarın meseleyi dürüst bir mantıkla ve meseleyi olumlu bir yaklaşımla ele almaya ihtiyacı var.”
“Kavala meselesine çok çarpıtıldığı için girmedim”
Hükümetin adalet politikasına ilişkin açıklamalarına yönelik soru üzerine Karamollaoğlu, bir yerde hukuk ve adalet olmadan huzurun olmayacağını dile getirerek, “Kavala meselesine hiç girmedim, çok çarpıtıldığı için girmedim ama böyle bir meselede karşılaştığımız manzara bizi ister istemez endişeye sevk ediyor. Çünkü yeni tayin edilen bir hakim, alınan karara itiraz eden başka bir hakimden farklı düşünüyor ama kararı yeni tayin edilen bir hakim vermiş oluyor, buna itiraz ediyoruz.” dedi.
Ben Kavala’yı tanımam fikirlerini bilmem, merak edip araştırmadım da. Ama usule bakınca verilen kararların isabetli olamadığı gerçeği var. Bir hakim ve yüzlerce hukukçu bunun yanlış olduğunu ifade ediyor. Nedendir bilinmez ama arada bir husumet olduğunu düşünüyorum ben. Dört yıllık tutukluluktan sonra casusluk suçu ile suçlanıyor. Ben bu yaklaşımda bir yanlışlık olduğu kanaatindeyim. Benim söylediğimi bir AKP’li söylüyor ve cezalandırılma yoluna gidiyorsa burada bir yanlışlık vardır, iktidar şaşırmış demektir. Ben olsam o partiden bugün istifa ederdim.
Hukuk dediğimiz nosyonun en açık tehdidi be bugün Türkiye’de adalete güvenmiyorum iktidarla ilgili karar verirken iktidarın gözünün içine bakarak karar veriyorlarsa ondan doğru karar çıkmaz güvenmem. Bu günler geçecek gerçeklerin tereddütsüz konuşulduğu günler gelecek. Hakimler de hesaba çekilecek herkes verdiği kararla ilgili hesap verecek, her hakim vereceği kararı vermeden önce düşünmek zorunda. Siz basit bir menfaat için fikrinizi kararınızı değiştirir yanlış karar verirseniz bunun hesabını verirsiniz, bunu hem hakimlere hem onları tayin edenlere söylüyorum yetkililere rağmen bir hakim verdiği karar adalettir.”
“Kılıçdaroğlu, iktidara ‘adaletin tesisine engel olmayın’ demek istedi”
Karamollaoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısındaki konuşmasında verdiği mesajların ardından söylediği “Ya benimle olun ya yolumdan çekilin.” sözünün, “cumhurbaşkanı adaylığını ilan ettiği” şeklinde yorumlanmasıyla ilgili soruya, “O verilen mesaj iktidara demektir. Yani Sayın Kılıçdaroğlu kendi fikrini belli bir üslupla beyan etmiş. ‘Biz adaleti tesis etmek için yola çıktık, bundan dolayı da adaletin tesisine engel olmayın.’ demek istiyor diye anladım. Bizim de şu an söylediğimiz bu.” yanıtını verdi.
Yorumlar kapalı.