Çaycuma ilçe merkezinde 2013 yılında 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Eğitim-Sen Çaycuma Temsilciği tarafından yürüyüş düzenlendi.
Yürüyüş, yerel internet sitesinde ‘8 Mart’ta Çaycuma’da yürüdüler’ başlığı ile haber yapıldı. İlçeye bağlı Helvacılar köyünde görev yapan imam Ali A., haber ile ilgili bir kullanıcının yaptığı, “8 Mart’ın Çaycuma’da bu kadar etkili kutlanması ne kadar güzel. Çaycuma’ya her türlü kötülüğü yaptılar ama Çaycumalı kadınları eve hapsetmeyi başaramadılar” şeklindeki yorumuna cevap olarak, “Başını kumdan çıkart da Çaycuma’ya öyle bakmanı tavsiye ediyorum. Bak ki neler çıkacak? Kadınlar evde mi yoksa başkasının kucağında mı?” diye yazdı.
İlçede tepki çeken yorum üzerine imam Ali A., sosyal medya hesabından özür diledi, ancak Cumhuriyet Başsavcılığı’na yapılan şikayet nedeniyle hakkında soruşturma başlatıldı. Ali A. hakkında ‘Sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret’ suçlamasıyla 2 aydan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.
Yerel mahkemeden beraat kararı
Çaycuma Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın 2015 yılındaki karar duruşmasında imam Ali A.’nın ‘Hakaret suçunun oluşabilmesi için isnat edilen fiilin belirli bir şahsa veya şahıslara yönetilmesi gerektiği, sanığın yaptığı yorumun somut bir şahsa veya şahıslara yöneltilmediğinin görüldüğü, bu nedenle sanığın internet sitesinde yaptığı paylaşımın üzerine atılı sesli, yazılı veya görüntülü bir ileti ile hakaret suçunu oluşturmayacağı görüldüğü’ gerekçesiyle beraatına karar verildi. Davaya müdahil olan 29 kadın, Yargıtay’a başvurarak mahkemenin kararına itiraz etti.
Yargıtay kararı bozdu
Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 10 Aralık 2020 tarihinde verdiği kararda yerel mahkemenin kararını bozdu. Kararda, “8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde bir kısım müştekinin de içerisinde yer aldığı grubun, Çaycuma’da yapmış olduğu yürüyüşe ilişkin yerel internet sitesinde yayınlanan haberin yorumlar kısmında sanık tarafından yazılan ifadelerin, yürüyüşe katılan kadınlara yönelik olduğunun anlaşılması ve sanığın üzerine atılı hakaret suçunun sübut bulması karşısında, hatalı değerlendirme ve kanuna uygun olmayan gerekçeyle sanık hakkında mahkumiyet yerine beraat kararı verilmesi kanuna aykırı görüldüğünden tebliğ nameye uygun olarak hükmün bozulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine oy birliği karar verildi” denildi.
Kararın bozulmasının ardından ilk duruşma, 2 Nisan’da aynı mahkemede görülecek.