Milletvekilliği yaptığı dönemde Marmara Denizi kirliliği konusunda önlemler alınması gerektiğinin altını çizdiğini anımsatan İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet, konuk olduğu televizyon programında müsilaj konusunu değerlendirdi.
2015-2016 yılları arasında milletvekilliği yaptığı dönemde, yaşanan alg patlamalarına dikkat çeken ve ileride daha ciddi sorunların yaşanabileceğine değindiğinden bahseden Hürriyet, “Önce aklı, bilimi ve birbirimizi dinlemeyi; önce rant değil, önce insan ve doğa demeyi öğrenmeliyiz. Önce kirletip sonra da temizleme törenleri yapmak çok anlamsız” dedi.
“2015 YILINDA DA UYARDIM”
Hürriyet, milletvekilliği yaptığı dönemde 2015-2016 yıllarında sürekli Marmara Denizi’nde ve Kocaeli kıyılarında üst üste alg patlamaları yaşandığını hatırlatarak o dönem verdiği mücadeleyi şöyle anlattı:
“Çok daha uzun aralıklarla yaşanması gereken alg patlamaları, senede 4 defa yaşanır oldu. Ben de bunun üzerine önergeler sundum, araştırma komisyonu kurulmasını istedim. ‘Marmara Denizi’nde yaşanan bu durum normal değil, bu değişiklik anormal. Bu kadar üst üste alg patlamalarının yaşanması gelecekte Marmara Denizi’nde başka sorunların yaşanmasının sinyalini veriyor’ dedim.
Kocaeli olarak büyük bir sanayi bölgesiyiz. En büyük 100 sanayi kuruluşu bizim bölgemizde. OSB’ler, limanlar ve deniz doldurmasıyla büyüyen liman hatları gibi. Evsel atıkların arıtmalarının ne yazık ki yeterli derecede olmaması, daha önce çıkarılan yönetmeliğin bir türlü hayata geçmemesi, bu konuda fabrikalara gereken yaptırımın uygulanmayıp bu arıtmaların gerçekten biyolojik anlamda son teknolojiye dönüştürülmemesi gibi birçok faktörle zaten Marmara Denizi’nin çok ciddi kirlendiğini biliyoruz.
Su kirliliği hep sinyal verdi hatta daha da ötesi toplu balık ölümleri oldu. Alg patlamalarının olduğu dönemde Kocaeli’de Kirazlıyalı, Gölcük ve Başiskele ilçelerimizde ölü balıklar sahile vurdu. Biz de araştırma önergesi sunduk; ‘Bunu araştıralım, bu kirlilik giderek artıyor ama denizde anormal değişimler var. Yarın öbür gün önüne geçilemeyecek sonuçları olacak’ dedik. Tabii o dönemde her zamanki gibi önergelerimiz raflarda kaldı. Zaten hangi konuda önerge verdiysek hep rafta kaldı. Ama sayın Bakan Veysel Eroğlu o dönemde aynı zamanda komisyon üyesiydi ve ‘Bunlar doğa olayları; algler, kremsi jel ve salya üretir; bunların da adı müsilajdır’ diye açıklama yapmıştı.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne de sorduk. Bir de sürekli mavi bayraklı plajlarla, ‘Şöyle arıtmalar yaptık. Kıyılarımıza ya da arıtma tesislerimize teknolojik yatırımlar yaptık’ diyerek övünüyorlardı. ‘Peki, bunlar niye yaşanıyor?’ dediğimizde ‘Bunlar basit doğa olayları, basit alg patlamaları diyerek’ geçiştirdiler. Birçok bilim adamı da uyardı. Bizler bilim insanlarına sorarak bu bilgileri mecliste dile getirmeye çalıştık. Seslerimizi duysalardı, önlem alınırdı ve bugün bu yaşanmamış olurdu. Bundan sonra çok daha uzun yıllar temizliğiyle uğraşacağız. Daha fazla para harcanarak, daha çok yatırım yaparak bu arıtmaların yenilenmesi gerekecek. Şu anda daha fazla iş yapmamız gerekiyor. Zamanında önlem alınsaydı bugün bu noktaya gelinmezdi. Daha da üzüldüğüm bir şey, Marmara Denizi temizliği için en son açıklanan eylem planında hala firmalara arıtmalar konusunda 3 yıl daha veriliyor. Ne gerek var, hemen yapılsın. Acil uygulanması gerekiyor.”
“TEMİZLEME TÖRENLERİ”
Hürriyet, iktidarın konuyla ilgili tutumunu eleştirerek tepkisini şu sözlerle dile getirdi:
“Bir uygulama planının olması gerekiyor. Sorunları doğru tespit ederek, akılcı ve daha da önemlisi bilimsel politikalarla yürümek gerekiyor. Zaten bizim ülkemizde herkes, her şeyi biliyor. Bilim adamları da dinlenmiyor. Her şeyden önce hataların tespiti çok önemli. ‘Biz nerede yanlış yaptık?’ diye sorgulamak gerek. Yıllardır aynı iktidar var ve hep aynı yanlış politikaları, aynı hikayelerini dinliyoruz. İktidarda olanların utanç duyması gerekiyor. Kim iktidar olursa olsun yüzünün kızarması çok önemli. Kirletip kirletip sonra ‘Haydi temizliyoruz’ diyerek törenler yapmanın da anlamı yok.”
“HER ŞEY PARA DEĞİL”
Akıllı hamlelerle sorunun çözümüne adım adım gidileceğinin altını çizen Hürriyet, şunları söyledi:
“Büyük çılgınlıklara gerek yok. Doğaya, insana ve her şeyden önce yaşadığımız dünyaya yatırım yapmak çok önemli. Her şey para demek değil. Her şey parayla ölçülmez. Önce aklı, bilimi ve birbirimizi dinlemeyi önce rant değil, önce insan, önce doğa, önce hayat demeyi öğrenmeliyiz. Yaşadığımız çevrenin en doğru şekilde yönetilmesi ve en doğru şekilde programların, projelerin hayata geçirilmesi ancak bu şekilde olur.”
Yorumlar kapalı.