Tatlıoğlu, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’de siyasetin çok daraldığı günlerden geçildiğini söyledi.
Yaklaşık 150 yıllık siyasal menzili, kanuna, kurala dayalı toplum düzeni yaratma arzusu, bugünkü siyasal iktidar tarafından tahrip edilen bir Türkiye’nin söz konusu olduğunu öne süren Tatlıoğlu, “Temel hak ve hürriyetlerin tehdit altında olduğu ve daraltıldığı; hukuk, adalet üretmekten ziyade tek kişilik hükümetin toplumsal muhalefeti hizaya çekme amacına yönelik bir süreç var.” diye konuştu.
İsmail Tatlıoğlu, 12 Şubat’ta 6 partinin genel başkanının, parlamenter sisteme geçişi merkezine alan birlikteliğinin çok anlam kazandığını ve çok değerli olduğunu vurgulayarak, “Bu nedenle bütün genel başkanları ve partileri tebrik ederiz ve bütün genel başkanlara teşekkür ederiz.” ifadesini kullandı.
İYİ Parti TBMM Grup Başkanı Tatlıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu toplantının ve birlikteliğin merkezinde parlamenter sisteme geçişin odak noktası olması ayrıca sevindiricidir ve bu anlamda buna katkı koyan, emek veren Sayın Kılıçdaroğlu’na, Sayın Karamollaoğlu’na, Sayın Davutoğlu’na, Sayın Babacan’a ve Gültekin Uysal Bey’e çok teşekkür ederiz. 12 Şubat’ta yapılan zirve, birbirleriyle aynı Türkiye fotoğrafına da sahip olduğunu söyleyemeyeceğimiz ama her birisi iyi bir Türkiye arayışında olan siyasi partilerin ortak zemin buluşmasıdır. Türkiye’de bu birlikteliğin devam ettirilmesi ve bu sürecin takip edilmesi bir diplomasi özeniyle yürütülmelidir. Katılımcı partiler ve genel başkanlar tarafından bu özeninin gösterileceğine inanıyor ve bu özeni gösteriyoruz.”
Ekonomi eleştirisi
“Partili Cumhurbaşkanlığı Sisteminin” demokrasiyi, diplomasiyi, devletin kurumsal yapısını, adaleti ve ekonomiyi ezdiğini öne süren Tatlıoğlu, Türkiye’nin çok uzun suredir iki odalı evini ısıtmakta ve aydınlatmakta zorluk çeken vatandaşın feryadını konuştuğunu iddia etti. Tatlıoğlu, “Sayın Erdoğan, başbakanlık günlerinden itibaren döviz severliğiyle yaptığı politikalarla adeta Türk lirasını tedavülden kovmuştur. Türk lirası kış günü sokağa bırakılan çocuk gibi korumasız kalmıştır.” görüşünü paylaştı.
Enflasyonun orta ve dar gelirler için yüzde 100’ü aştığını savunan Tatlıoğlu, ülkenin fakirleşme sürecinde olduğunu iddia etti.
Tatlıoğlu, Türkiye’de yaklaşık 19 milyon kişinin asgari ücret ve altında gelir elde ettiğini belirterek, “Bu, Sayın Erdoğan’a teslim edilen Türkiye fotoğrafından daha kötü bir fotoğraftır.” değerlendirmesinde bulundu.
Korkunun salındığı ekonomide kıtlıktan başka bir şeyin ortaya çıkmayacağını öne süren Tatlıoğlu, üretimin, şevk, heyecan ve özgürlük işi olduğunu, Türkiye’nin de hızla özgürleşmesi gerektiğini söyledi.
İsmail Tatlıoğlu, Türkiye’nin bugünkü sıkıntılardan kurtulması ve “zulüm sisteminden” çıkması için bir an önce milli iradeye başvurması gerektiğini savundu.
– Rusya-Ukrayna gerilimi
Tatlıoğlu, “ekonomik coğrafya kavramına” çok önem veren bir parti olarak Ukrayna-Rusya arasındaki gerginliği bölgede bir istikrarsızlık olarak gördüklerini bildirdi.
Bu istikrarın sağlanmasını önemsediklerini ve Türkiye’nin her türlü inisiyatifi almasını beklediklerini dile getiren Tatlıoğlu, bu konuda kendilerine düşen bir şey varsa yapmaya hazır olduklarını aktardı. Tatlıoğlu, “Türkiye istikrar sağlama konusunda bütün inisiyatifleri almalıdır. Güçlü bölge, daha güçlü bir Türkiye demektir.” sözlerini sarf etti.
“Çok iyi tevafuk olmuş”
Tatlıoğlu, 6 muhalefet partisi genel başkanının katıldığı toplantıda, mutabakat metninin 28 Şubat’ta açıklanacağının duyurulduğu hatırlatılarak, tarihle ilgili eleştirilere dair değerlendirmesinin sorulması üzerine, şu yanıtı verdi:
“28 Şubat bir vesayet sürecinin adıdır. Bugün 28 Şubat’ı da aşan bir vesayet vardır. Parlamentoda gördük ki siyasi sıfatı olmayan bakanların bile milletvekillerine hakaret ettiği, parlamentoda iktidar partisi milletvekillerini bile aşağılayan bir üsluba sahip bir iktidar ve saray dilini gördük. O nedenle 28 Şubat 1997’yi aşan bir dönem içerisindeyiz. Parlamenter sistem, Türkiye’de milli iradenin ağırlık merkezini saraydan parlamentoya alma amacı gütmektedir. Hukukun üstünlüğünü tesis etmek, adalet ve liyakati tesis etmek amaçlıdır ve bugünkü vesayeti kaldırmayı hedeflemektedir. Onun için çok anlamlı bir gündür. Çok iyi tevafuk olmuş.”
Millet İttifakı’nın genişleme sürecini nasıl değerlendirdiği sorulan Tatlıoğlu, 2018’de bir seçim ortaklığı olduğunu ifade ederek, seçim ortaklığının ortak bir cumhurbaşkanı adaylığıyla devam etmesini arzu ettiklerini anlattı. Tatlıoğlu, ortak bir adayla ileri bir aşamaya geçilmesini istediklerini ve bunu diplomasi titizliğiyle takip ettiklerini kaydetti.
Tatlıoğlu, HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ın, 6 partiyi, kendilerini muhatap kabul etmemekle suçladığının anımsatılması üzerine, Türkiye’de 116 aktif siyasi parti bulunduğunu, parlamentoda ise 14 siyasi partinin olduğunu hatırlattı.
Her partinin kendi çizgisinin olduğunu, geçen haftalarda daha solda olan partilerin bir ittifak çalışması bulunduğunu anlatan Tatlıoğlu, bu ittifak çalışmasına İYİ Parti olarak saygı gösterdiklerini belirtti. Tatlıoğlu, “Burada da 6 partinin bir çalışması var. Buna kendi içerisinde bir süreç olarak bakmak gerekiyor. Dışarıdaki siyasi partilerin de siyasi yapıların da buna bu saygıyı göstermesi gerekiyor.” dedi.