İlayda Alişan: Süveyda ile empati yapmak benim için de yeni bir macera

Masumiyet dizisinin Ela’sı, şimdi Kırmızı Oda’nın Süveyda’sı İlayda Alişan: Şöhret bir maske. Ego her insanda var, kiminde daha fazla kiminde daha az. En basit örneği beğenilme arzusu da işimizin bir parçası, bu da egomuzun bir yansıması.

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

İlayda Alişan genç kuşağın en beğenilen oyuncularından.  Masumiyet dizisinin Ela’sı, şimdi Kırmızı Oda’nın Süveyda’sı İlayda Alişan Cumhuriyet’ten Elif Tokbay ile konuştu.

Yine psikolojisi zor bir rolle karşımızdasınız… Kırmızı Oda’da bize hangi duyguları yaşatacaksınız? Süveyda çocukken neler yaşamış? Süveyda’yı ve sizde uyandırdığı duyguları anlatır mısınız?

Süveyda’nın yolculuğunu hep birlikte izleyeceğiz… Ağır travmalarla büyümüş ve yaşadıklarını yeniden hatırlıyor aslında. Taşlar yerine zamanla oturacak. Okuduğumda çok etkilendiğim bir hikâye Süveyda. Onunla empati yapmak benim için de yeni bir macera ve böyle bir hikâyede böyle bir karaktere nefes olmak benim için çok kıymetli.

 Doktor Hanım diyor ki “Çoğu hastalık başta bizim sorunlarımızı çözmeye bize yardımcı olmaya gelir ama sonra işler değişir.” Katılıyor musunuz? Başınıza gelen kötü olayların iyi yanlarını görmeye çalışanlardan mısınız?

Sonra işler değişir… Katılıyorum. İnsan için en zor gelen şeylerden biri farkındalık. Kendimizin farkına vardığımızda, kendimizle ve belki travmalarımızla yüzleştiğimizde başka bir kapı açılıyor içsel yolculuğa.. başıma gelen kötü şeyleri kendi iç huzurum için olumlamaya çalışırım, iyi yanlarına bakarım “ama” derim… Aksi halde, yani sorunları büyüttüğümde başa çıkılması daha zor bir hal alıyor.

 Paylaşmayı sevmeyen bir karakter Süveyda. Sizin paylaşmakla aranız nasıl?

Başınıza gelen iyi ya da kötü olayları hemen anlatma ihtiyacı duyduğunuz sırdaşlarınız var mıdır, kendinize mi saklarsınız yoksa?
İçim dışım birdir benim. Paylaşmayı, anlatmayı çok severim, dinlemeyi ise daha çok severim. Ne şanslıyım ki anlatabildiğim ve ben anlattıkça dinleyen dostlarım var.

Kırmızı Oda yayınlandığı ilk günden beri çok konuşuldu ve herkes kendinden birşeyler buldu dizide. Can yakan hikâyelerle dolu. Çocukken istismara uğrayanlar, ebeveynleri tarafından ihmal edilenler, şiddet görenler vs.. Sizin canınızı en çok ne yakıyor?
Kesinlikle istismar ve şiddetin her türlüsü. Fiziksel de olsa psikolojik de olsa, şiddet ve istismar hiçbir türlü kabul edilemez, hafifletilemez, affedilemez.

Lisedeyken bir dönem psikoloji okumak istemişsiniz. Sonra yolunuz oyunculukla kesişiyor, oyunculukta da keskin roller sizi buldu. Bir tesadüf mü, özellikle yapılmış tercihler mi?

Tesadüf değil çünkü karakter seçimlerimde ince eleyip sık dokumaya çalışırım hep… Ne şanslıyım ki her biri ötekinden farklı karakterlere hayat verdim bugüne kadar…

İlayda Alişan: Süveyda ile empati yapmak benim için de yeni bir macera

Yorumlar kapalı.