Sözcü yazarı İsmail Saymaz, yazısında, “Gri pasaportla Türkiye’den önce Almanya’ya ardından dayılarının desteğiyle Paris’e geçen B.K., 7 bin 300 Euro ödediği firar sürecinin ardından iltica başvurusu da yapmış.” dedi.
Saymaz şöyle aktardı:
34 yaşındaki B.K., firar sürecini şöyle anlattı:
Nasıl başladı süreç?
Akrabalar “Şebeke var, götürüyor” dedi. Zaten biri gitti mi, hemen duyuluyor. Küçük bir yer Muş. 2020’nin Ekim ayının son haftasında pasaport çıkarmaya gittiğimde 5-6 gün Şanlıurfa’da kaldım. Sistem yok diye… Sistem geldiğinde gittik, imza attık. Kağıtta “Belediye meclisi kararıyla” yazısını okudum. Üzerinde, “Çevre Konferansı” yazıyordu. Memurlar onların adamıydı. Ben İstanbul’a yola çıkmadan pasaportum yola çıkmıştı.
Ne kadar ödediniz?
300 Euro otobüs için aldılar. 7 bin Euro geldikten sonra verdim. Parayı akrabana bırakıyorsun.
Yolculuk nasıldı?
İki günde geldik. 10 yıldır İstanbul’da yaşıyordum. Akşama kadar Esenler Otogarı’nda bekledik. İki otobüse bindirilip Bakırköy’deki asıl otobüse götürüldük, 24 Ekim’de akşam yola çıktım, 26 Ekim’de Almanya’daydım. Türkiye dahil her sınırda rüşvet verdik.
Nerede indirdiler?
Otobüsün yarısını Stuttgart, yarısını Münih ve Berlin’de indirdiler. Dayılarım Fransa’dan geldi, beni alıp Paris’e götürdüler.
‘İltica için başvurdum’
Sosyal medya paylaşımlarından ötürü soruşturma geçirdiği ve eşi tutuklandığı için ülkeden ayrılmaya karar veren B.K., sözlerini şöyle sürdürdü:
“Eşim ve bir buçuk yaşındaki oğlum 2016’da cezaevine girdi, 13 ay yattı. Şu an tutuksuz. Eşimden dolayı beni işimden kovdular. İltica için başvurdum. Oturum hakkı verilirse onları getireceğim.”
Yorumlar kapalı.