Tunceli’de Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yurtdışına “Alevi Dedesi” gönderme projesi kapsamında Almanya’ya giden çocuğun babası Kamer G. “Benim oğlum hayatında cemevine hiç gitmedi” dedi.
Türkiye’nin birçok belediyesinde gri pasaportla yurtdışına insan kaçakçılığı yapılmasına Tunceli de katılmıştı. Diyanet’in projesi kapsamında “Alevi Dedesi” olarak Almanya’ya gönderilenlerin arasında 15 yaşındaki bir çocuğun da olduğu ifade eden Tunceli Cemevi Başkanı Ali Ekber Yurt, başsavcılığa suç duyurusunda bulunduğunu ifade etmiş, ancak soruşturmanın takipsizlikle sonuçlandığını açıklamıştı.
“Alevi Dedesi” olarak gösterilerek Almanya’ya gönderilenler arasında bulunan 15 yaşındaki D.G.’nin babası Kamer G., Sözcü’ye açıklamalarda bulundu.
“Türkiye’deki Evanjelistlerle beraberim”
Almanya’ya yaklaşık olarak iki yıl önce gittiğini söyleyen Kamer G., “Onu da buraya getirecektim, ancak çocuğumun yaşı küçüktü. Bundan dolayı bazı bağlantılara geçtim. Ben Almanya’ya geldiğimde çocuğum Tunceli’de kalmıştı ve çocuğumu buraya getirmem lazımdı. 2005’ten beri Türkiye’deki Evanjelistlerle beraberim. Tunceli de küçük olduğu için herkes birbirini tanıyor ve bu durumu biliyordu”dedi.
“Alman mahkemeleri biliyor”
Kamer G. şöyle devam etti:
Bir Hristiyanın çocuğu Alevi Dedesi olarak gelebilir mi? Ben ve oğlum Hristiyanlığı seçmişiz ama oğlum Alevi Dedesi olarak gelmiş. Oğlum buraya geldiği ve ilticaya başvurduğu zaman Alman mahkemelerine çocuğum buraya nasıl geldiğini sunmuşum. Alman mahkemeleri de benim çocuğumun Diyanet üzerinden Alevi Dedesi olarak Almanya’ya geldiğini biliyor.
“Diyanet nereden bilsin?”
“Hizmet damgalı pasaportla insan kaçakçılığında Diyanet’in kullandığını” iddia eden Kamer G., şu ifadeleri kullandı:
Çünkü Diyanet bilmiyor ki kimin cemevine gidip, görev yapıp yapmadığını… Nereden bilsin. Benim oğlum hayatında cemevine hiç gitmemiş ki.. Gelenlerin hiçbirisi de cemevine gitmemiş ve sorulan sorulara da cevap verememişler.
“Bu gezileri ancak Diyanet gerçekleştirebilir”
O süreçte bir kısmı Almanya’da kalırken bir kısmı da Hollanda, İsviçre ve Belçika’ya gitti. İnsanlar ekonomik sıkıntılardan, siyasi nedenlerden ve yargılamalarından dolayı geliyorlar. Cemevi kendi başına yurtdışına gezi düzenleyip insan gönderemiyor. Çünkü cemevi ibadethane olarak geçmesine rağmen uluslararası bir statüye sahip değil. Bu gibi gezileri ancak Diyanet gerçekleştirebilir.
“Haberlerde izledim”
Benim tek derdim çocuğumu buraya getirmekti. Çocuğumun Almanya’ya gelmesi sonrasında haberlerde izledim, çocuğumun Alevi Dedesi olarak gönderildiğini bu şekilde öğrendim. Ben sadece çoğuma kavuşmak istedim. Bunun için en güzel yolda o yoldu, parasını verdim çocuğumu getirdim olay bu”
“Haftada bin kişi geliyor”
Türkiye’den gri pasaportla çıkanların sonrasında mülteci olarak başvurduklarını belirten Kamer G., “Geldiklerinde ise kimileri evleniyor, kimileri de Türkiye’de yaşanmış sorunları anlatıyorlar ve o sorunlar üzerinden mülteci olmak için başvuru yapıyorlar. Televizyonlarda diyorlar ki bin kişi falan gitmiş hangi bin kişi? Türkiye’den gelen iltica kamplarına baktığınız zaman haftada bin kişinin Türkiye’den girişi var. Şu anda Avrupa’ya gitmenin en kolay yolu gri pasaport. Ve şu anda en çok doğu illerinden gelenler var” ifadelerini kullandı.
Yorumlar kapalı.