Fedakar anneler yaşamlarını özel gereksinimli çocuklarına adadı

Fedakar-anneler-yaşamlarını-özel-gereksinimli-çocuklarına-adadı-1

Özel gereksinimli çocuklarını mutlu edebilmek için var güçleriyle çabalayan Çepiş ile Keskin, eşlerinden boşandıktan sonra çocuklarına hem annelik hem babalık yapmaya gayret gösteriyor.

Hayatını biri otizmli 3 çocuğuna adayan Çepiş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının nakdi yardımlarıyla evinin geçimini sağlıyor.

Günün her saatini çocuklarıyla geçiren Çepiş, çevrim içi derslerin ardından çocuklarının ödevlerine yardım ederken, diğer yandan da 9 aylık bebeğiyle ilgileniyor.

Otizmli 7 yaşındaki oğlu Efe’nin gelişimi için çeşitli eğitimler alan Çepiş, AA muhabirine, anne olmanın çok ayrı bir duygu olduğunu söyledi.

Üç çocuğuna hem annelik hem babalık yaptığını ifade eden Çepiş, özel gereksinimli bir evlat sahibi olmanın insana ayrı bir mücadele azmi verdiğini kaydetti.

Çepiş, günün her saatini çocuklarıyla geçirdiğini anlatarak, şöyle devam etti:

“Ortanca oğluma otizm tanısı konuldu. Tek başına olmak çok zor ama bir şekilde baş ediyor insan. Çocuklar çok güzel duygular yaşatıyor bana. Onlarla olduğum, onları doğurduğum için çok mutluyum. Hepsini ayrı ayrı seviyorum. Anne olmanın zorlukları tabii ki var. Otizmli oğlum çok fevri davranıyor, onu tutmak zorunda kalıyorum. Çocuklarımın hepsiyle ayrı ayrı ilgilenmek zorundayım. Kahvaltılarda bile çocukları ayrı ayrı beslerken bir bakıyorum aç kalıyorum çoğu zaman. Daha güzel imkanlarda anne olmayı isterdim ama olmadı. Çocuklarım olduğu için çok mutluyum, iyi ki doğurmuşum.”

“İnsan evlatları için yaşar”

Anne Hacer Keskin de hayatını 22 yaşındaki beyin ve sinir hastalıkları tedavisi gören Aslı Aydoğdu’ya adadı.

Eşi ile ayrıldıktan sonra kızıyla yaşayan Keskin, devlet desteği ile çocuğunun tüm tedavilerini sürdürüyor.

Kızının beyincik sarkması nedeniyle tedavi gördüğünü, 5 yılda 6 kez ameliyat olduğunu anlatan Keskin, “Hep onun yanında olmaya çalışıyorum. Annelik çok güzel bir duygu. Anne var, annecik var. İnsan evlatları için yaşar. Herkes anne olamıyor. Ben her zaman evladımın arkasındayım, iyi günde, kötü günde. Herkes anne olsun, çocuklarına sahip çıksın. Doğurmak önemli değil, bakmak önemli.” diye konuştu.

Exit mobile version