Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türk Tarih Kurumunun desteğiyle Trakya Üniversitesi tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında sarayın gün yüzüne çıkarılması hedefleniyor.
Kazı başkanı ve Trakya Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülay Apa Kurtişoğlu, 2022 sezonu kazılarının sürdüğünü söyledi.
Yeni kazı sezonunda sarayın kalbi olarak da bilinen Cihannüma Kasrı’nın arkasında yer alan Cihannüma Hamamı’nda çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Kurtişoğlu, “Demirkapı çevresinde de kazı çalışmalarımız sürüyor ve bu çalışmalar esnasında birbirine simetrik 2 çeşmenin temeline ulaşmış bulunmaktayız.” dedi.
Kurtişoğlu, Silahtarağa Dairesi ve Akağalar Hamamı’na ait olabileceğini düşündükleri alanda da çalışma yürüteceklerini ifade etti.
“Çok heyecan verici anlar”
Çok önemli bir alanda çalışma yapmalarının heyecan verici olduğunun altını çizen Kurtişoğlu, şunları kaydetti:
“Çeşmelerin ve su sisteminin, aynı şekilde yapıların temellerinin ortaya çıkmış olması, duvarları süsleyen çiniler, sikkeler, lüleler buranın askeri amaçla kullanılmasına yönelik olan malzemeler aslında hepsi bizim için ayrı ayrı heyecan verici ve kıymetli.
Pek çok yaşanmışlığın aslında o küçük buluntular göstergesi bize. Her birinin farklı farklı anısı, değeri var. Dolayısıyla biz sadece mimari olarak değil Osmanlı tarihi içerisinde tanıklık ettiği olaylarla çok önemli bir yerde duran Edirne Sarayı’nın hatıralarını da gün yüzüne çıkarıyoruz.”
“Edirne Sarayı padişahlar tarafından çok sevilmiş”
Kurtişoğlu, Edirne Sarayı’nın, İstanbul’un fethinden sonra yönetim merkezinin taşınmasına rağmen kullanılmaya devam edildiğini aktararak, “Edirne Sarayı nasıl İstanbul fethinin hareket noktasıysa Çaldıran seferinin hareket noktası olduğunu da görüyoruz. Yani padişahlar Edirne’den ve Edirne Sarayı’ndan vazgeçmemişler.
Hatta Yavuz Sultan Selim bir seferinde Edirne ve Edirne Sarayı’na duyduğu özlemi dizelere dökmüş, şiirlere dökmüş. O kadar kıymet veriyor. Topkapı Sarayı olmasına rağmen IV. Mehmet şehzadelerinin düğün törenini Edirne Sarayı’nda gerçekleştirmiş. Hanım sultanın yine düğünleri bakıyorsunuz burada gerçekleşiyor. Dolayısıyla 19. yüzyıla dek hem Edirne şehri hem Edirne Sarayı padişahların gözdesi olarak varlığını her zaman korumaya devam etmiş.”
– Edirne Sarayı
1450’de temeli atılan saray, Kanuni Sultan Süleyman döneminden itibaren pek çok kez tamir gördü, zaman zaman da eklentiler yapıldı. Bazı padişahların saltanatları boyunca Edirne’ye hiç gelmemesi nedeniyle kullanılmayan sarayda da tahribat başladı. 1752’deki büyük deprem ve 1776’daki yangınla tahribat süreci devam eden sarayın, 1827’de bir kısmı tamir edildi. 1829’da Edirne’yi işgal eden Rusların ordugah olarak kullandığı saray, büyük zarar gördü. Vali Hurşit Paşa ve Hacı İzzet Paşa zamanlarındaki tamirat döneminde birçok yapı kurtarıldı fakat 1876-77 Rus Savaşı’nda düşmanın şehre yaklaşması nedeniyle Babüssaade (Saadet kapısı) civarında yığılan cephane, düşman eline geçmemesi için patlatıldı, sarayın birçok yapısı da bu patlamayla yıkıldı.
Yorumlar kapalı.