Tören öncesinde Kuruç’un Türk bayrağına sarılı tabutu, yakınları ve tiyatrocuların omuzlarında sahneye getirildi. Sanatçının biyografisi, perdeye yansıtılan fotoğraflar eşliğinde okundu.
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Mustafa Kurt, törende yaptığı konuşmada, çok değerli bir sanatçı ve idareciyi yitirdiklerini söyledi.
Kuruç’u 38 yıldır tanıdığını belirten Mustafa Kurt, “Kendi evlatları var ama beni de kendi evladı gibi sevmiştir, korumuştur, kollamıştır. Çok kıymetli çok değerliydi. Gerçekten de hocanın benim hayatımda çok önemli bir yeri vardır. Hocam devlet sanatçısıdır ama aynı zamanda bir halk adamı ve halkın da sanatçısıdır.” dedi.
Kuruç’un sadece bir öğretmen ve yönetmen olmadığını vurgulayan Kurt, şöyle konuştu:
“Hoca aynı zamanda bir filozoftu. Bizlere her zaman destek oldu, yol gösterici oldu. 4 ilde Devlet Tiyatrolarını açtı ve oradan pek çok insan ekmek yiyor. Devlet Tiyatrolarında elinin değmediği sanatçı yoktur, herkese yol göstermiştir. Sadece evlatlarının değil hepimizin babası olmuştur. Onun adına bir sahne açtık ve adını yaşatmak için de her zaman projeler üreteceğiz.”
“Gözü arkada gitmedi”
Bozkurt Kuruç’un oğlu Kurt Kuruç da babasının bir Cumhuriyet ve Türkiye sevdalısı olduğunu belirterek, şunları söyledi:
“Bu güzel toprakları geleceğe taşırken bilime, sanata ve insana yapılan yatırımın önemini çok iyi kavramıştı. Bu uğurda tiyatroda pek çok oyunda rol aldı ve pek çok oyunu da sahneye koydu. Anadolu’da açılışına katkı sağladığı tiyatrolarla ve her şeyden önemlisi yetiştirdiği, yetişmesine katkı sağladığı pek çok güzel ve kaliteli insanla, bu amacına ulaşmak için seçtiği güzel ve etkili yol oldu. Bilmelisiniz ki gözü arkada gitmedi.”
Törenin ardından Kuruç’un cenazesi, cenaze namazı için Bornova Fidanlık Vilayet Camisi’ne götürüldü.