Bilgisayarlar, tabletler, telefonlar neredeyse yaşamın merkezi haline geldi. Çocukların ekran kullanımının keyif alınan etkinlikler, okul ve sorumluluklar olarak ikiye ayrılması gerektiğini söyleyen Nişantaşı Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Çocuk Gelişimi Programı Başkanı, Dr. Fatma Özkür Duman, okul süresini belirlenen ekran süresine dahil edilmemesi gerektiğini söyledi. İzlenilen içerikler ve geçirilen uzun sürenin çocuklar için risk oluşturacağını belirten Duman, “En azından sömestr döneminde ekrandan uzak durulmalıdır. Farklı aktiviteler yapmak gerekir çünkü ekran başında fazla zaman geçiren çocukların beyinleri aşırı uyarılır ve bu durum beyin gelişiminin olumsuz etkilenmesine sebep olur” diye konuştu.
EKRANDAN DIŞI AKTİVİTELERE YÖNLENDİRİN; BEYİN OLUMSUZ ETKİLENİYOR
Ailelerin özellikle çocukların akademik alanda geri kaldıkları düşüncesiyle endişelendiğini belirten Duman, önemli olanın çocukların ruh sağlığı olduğunu ve becerilerin sonraki dönemde de kazanabileceğini ifade etti.
Öğrencilerin ekrandan en azından sömestr tatilinde uzak durması gerektiğini belirten Duman, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sömestr tatiline girdiğimiz şu günlerde çocuklarımızı ekrandan olabildiğince uzak tutarak farklı aktivitelere yönlendirmemiz gerekmektedir. Çünkü ekran başında fazla zaman geçiren çocukların beyinleri aşırı uyarılır ve bu durum beyin gelişiminin olumsuz etkilenmesine sebep olur. Ekran başında geçirilen süre arttıkça beyindeki frontal lob kalınlaşmaya başlar. Frontal lobun kalınlaşması çocukların sözel akıl yürütme ve muhakeme becerilerinin zarar görmesine sebep olur. Aynı zamanda odaklanma sorunu, dikkat eksikliği ve saldırganlık dürtülerini de beraberinde getirir. Tüm bu durumlar çocukların hem akademik hem de sosyal becerilerinin gelişimini olumsuz etkilemektedir.”
EKRAN SÜRESİNİ ‘YAŞIN 10 KATI DAKİKA’ OLARAK BELİRLEYİN
Çocukların ekran başında geçirecekleri sürenin çocuğun yaşının 10 katı dakika kadar olması gerektiğini söyleyen Duman, “Örneğin 6 yaşındaki bir çocuk için bu süre günlük en fazla 60 dakikadır” dedi.
Anne babaların ekranda izlenen içeriklerle ilgili de dikkat etmesi gerektiğini vurgulayan Duman, “İnternet ortamında üretici ve tüketici olmak üzere iki tür içerik vardır. Üretici içerikler çocukla birlikte ortaya ürün çıkarılabilecek, çocuk için faydalı olan içeriklerdir. Örneğin birlikte kek yapmak, kes-yapıştır etkinlikleri, deneyler gibi aktiviteler üretici içeriklere dahil olabilir. Çocuklar bu gibi etkinliklere yönlendirilerek izlenenler birlikte yapılmaya çalışılabilir” ifadelerini kullandı.
TÜKETİCİ İÇERİKLERDEN UZAK TUTUN!
İnternet ortamında üretici içerikler olduğu kadar tüketici içeriklerin de olduğunu ifade eden Duman, çocukların gelişimine katkı sağlamayan, sosyal, duygusal, bilişsel ve motor gelişimlerini olumsuz yönde etkileyebilecek oyunlar, çizgi filmlerin tüketici içerikler olduğunu söyledi.
Tüketici içeriklerden çocukları korumak için videonun sesi açık bir şekilde anne babanın yanında izlenmesinin önemli olduğunu belirten Duman, sözlerini şöyle tamamladı:
“Çocukların tüketici içeriklerle fazla vakit geçirmelerine engel olmak gerekir. İçinde bulunduğumuz süreçte bunu engellemek ne kadar zor olsa da yapılmalıdır. Bunun en iyi yolu ise onları daha mutlu edebilecek ve eğitsel değeri yüksek olan alternatifler sunmaktır. Daha iyi bir etkinlik fikri sunulduğunda çocuk bu tür zararlı içeriklerden uzaklaşabilir. Bununla birlikte tüketici içerikleri izlerken mutlaka süre sınırlaması koyulmalı ve belirlenen sürenin aşılmamasına özen gösterilmelidir.”
EKRAN BAŞINDAN KALKTIĞINDA, CAMDAN DIŞARI BAKIN…
Ekran için belirlenen sürenin bitiminde de çocukların yine bir boşluğa düşeceğini ve ebeveyne ihtiyaç duyacağını belirten Duman, “Birlikte yapılacak küçük aktiviteler onun bu boşluğa düşmesini engelleyecektir. Örneğin ekran başından kalktığında birlikte camdan dışarı bakıp dışarda görünenler hakkında konuşulabilir. Bu aktivite yaratıcılık ve hayal gücünü desteklemesi ile birlikte göz sağlığını da korumaktadır. Çünkü ev içerisinde kalan ve ekran başında fazla vakit geçiren çocuklarda (miyop) görme bozukluğu meydana gelmektedir. Uzak mesafeyi görmeye çalışmak ise gözlerin daha çok çalışmasını sağlayarak bunun önüne geçmeye yardımcı olabilir” dedi.