AK Parti İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’ye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’ndan Cumhurbaşkanlığına uzanan siyasi serüvenini kendisinde de görüp görmediği soruldu.
Kabaktepe bu soruya “Kendimi şu an ve gelecekte sadece AK Partimizin İl Başkanı, Türkiye’mizin en büyük ilinin il başkanı, Türkiye’nin dünyaya açılan kapısının il başkanı, 600 yıl dünyaya hükmetmiş son Türk devleti olan Osmanlı İmparatorluğu’nun, payitahtının il başkanı, sağlık ve eğitim başkentinin il başkanı olarak bugün de yarın da öyle görüyorum, öyle planlıyorum. Kariyer tasarımı yapmak ona esir olarak yaşamaktır, onu anlamsız olarak görürüm. Bu kişisel bir şey” yanıtını verdi.
Kabaktepe, Sütlüce’deki AK Parti İstanbul İl Başkanlığında salı günü düzenlenen toplantıda, seçim çalışmaları için artık zaman veya mekan gözetmediklerini anlattı. Seçimlere hazırlık sürecinde hiçbir ayrım gözetmeksizin çalışacaklarını belirten Kabaktepe, “İstanbullu hemşehrilerimiz, kardeşlerimiz olarak İstanbul sevdamızı onlarla paylaşmaya çalışacağız” dedi.
Bugüne kadar uyguladıkları çalışma yöntemlerini daha da geliştireceklerini aktaran Kabaktepe, “Hangi zamanda ve mekanda kendisine ulaşmamızı İstanbullumuz daha çok önemsiyorsa onları da öne çıkaracağız. ‘En iyi iletişim kurma yönetimi yüz yüzedir’ demeyeceğiz, ‘sosyal medya çok önem kazandı’ demeyeceğiz. O mekandaki, zamanı, bireyi önceleyerek metodoloji ve aracı kullanmayı tercih edeceğiz. Buna yönelik çalışmalarımızı, alt yapımızı güçlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
Kente dair gelecek stratejisini belirleyeceklerini belirten Kabaktepe, “Faaliyetlerimizi, dilimizi çeşitlendirecek, 16 milyon İstanbulluya, seçimler 2 sene sonra değil de 3 ay sonra olacakmış inancıyla çalışarak 3 temel stratejik yaklaşımı gerçekleştireceğiz” dedi.
“İmamoğlu’yla çok hoş sohbet etmiş olduk”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ziyaretine ilişkin soruya Kabaktepe, şu yanıtı verdi:
Çok hoş sohbet etmiş olduk. Takdir edersiniz ki bu tip ziyaretlerde basın mensuplarını çıkardıktan sonra konuştuklarımız ziyaretin muhatabı olan kişilerin kalbinde, zihninde kalır. Ama çok hoş ve güzel bir sohbette yarım saatte güzel konuları istişare ettiğimizi ifade etmiş olayım. Bu olması gereken bir şey. Türkiye’de bu takım ziyaretlerin, girişimlerin olması doğal olandır. Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu’nun açıklamaları, biz de kendi internet sayfamızdan açıklamalar yaptık. Bu doğal olan süreci kendi doğallığında değerlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Netice itibarıyla İstanbul’umuzun Büyükşehir Belediye Başkanı, İstanbul’umuzun en büyük partisi olan AK Partimizi ziyaret etmiş oldu. Olağan bir ziyaret.
Bir gazetecinin, “CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, ‘Kendisi davet edemiyorsa biz edelim, buyursun gelsin’ dedi. Siz ne diyorsunuz?” sorusu üzerine Kabaktepe, şunları söyledi:
İstanbul gibi bir kentin, herhangi bir siyasi partinin il başkanlığını yapan bir kişinin asgari düzeyde nezaket kurallarını bilmesi gerektiğini düşünerek bunları ifade ediyorum. Kendisinin il başkanlığı açıklandığı zaman sosyal medya programı Club House programına katılan CHP İl Başkanı Kaftancıoğlu, gelmek istediğini ve kahve içmek istediğini söyledi. Daha sonra AK Partimizin kongresi oluyor. Kongreden 3 gün sonra ben Club House programına katılıyorum. Orada da bir gazeteci arkadaşım soruyor, CHP İl Başkanı ‘Ben gitmek isterim, kahve içmek isterim.’ Ben de ‘Zaten hemşehriymişiz, buyursun gelsin kahve içelim.’ diyorum. İki tane demeç var. Sonra organize olduğuna, organize derken istendiğine inandığım bazı gazeteciler ‘Yok efendim davet etti, etmedi…’ Böyle bir PR çalışması mı var? Hakikaten İstanbul’un en büyük partisinin il kongresi olmuş. Bu kongrede il başkanı seçilmiş. Bu il başkanını tebrik etmek, ziyaret etmek mi istiyorsunuz? Bunu bir görmek istiyorum’ dedim. Gazete dışında da bize herhangi bir yazılı ve telefonla randevu talebinde bulunulmadı. Ne zaman bulunuldu? Ben 50 yaşını geçtim bu toplumda yaşıyorum. CHP’li de çok dostum var. Bazıları da beni arayıp diyor ki ‘Ya bir davet etsene.’ Bir kongre olmuş, tebrik etme yok. Hala gazete üzerinden, çevreden… Hayırlı olsun telefonu, nezaket yok. Randevu telefonu yok. Biz münakaşa da ederiz, münazara da mütalaa da istişare de ederiz, monolog da yaparız, bunun kitabını da yazarız. Herkesle her yerde açık yüreklilikle saatlerce de konuşuruz. Ama saygı ve nezaket kurallarının bir İstanbul İl Başkanı olarak İstanbul İl Başkanlarından da görmek konusunda da büyük bir beklenti içerisindeyim.
Kabaktepe, bu süreçte bir süre beklemeye karar verdiklerini anlatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
Bir telefon geliyor ‘Biz gelmek istiyoruz.’ Dedim ‘Bekleyelim.’ Daha iki gün geçmeden yine bir gazetede sütununun sonunda ‘Edildi, cevap verilmedi.’ Hem gelmek istiyorsun, gelmek istediğini 15 gün sonra telefon edip söylüyorsun. Telefon ettikten sonra da sabretmiyorsun, gazeteciye, ‘Biz telefon ettik de cevap vermediler.’ diyorsun. Ondan sonra inandım ki nezaketli ve saygılı bir şekilde bir İstanbul İl Başkanına yakışır şekilde, İstanbul’un değil Türkiye’nin büyük partisini ziyaret etmek değil bir PR çalışması yapmak. Cevap vermedim. Cevap hala orada sporlanmış duruyor. Sporu açar mıyız, açmaz mıyız, nezaket ve saygıya gösterilen tavır bizim de buradaki pozisyonumuzu belirler. Kongremiz oldu Ekrem Bey bizi aradı, tebrik etti. Teşekkür ettik. Büyükşehrin Özel Kalemi aradı, aynı gün de randevu verdik. CHP diye bir problemimiz olsa biz bunu yapar mıyız? Öyle bir derdimiz yok. Tüm partilerimizle görüşüyoruz. MHP’mizle de görüştük, Vatan Partisi, Saadet Partisi… Telefon ediyor, tebrik ediyorlar.
Ortada saygı, nezaket ve samimiyete uymayan bir durum olduğunu belirten Kabaktepe, “Türkiye’nin ve İstanbul’un en büyük partisinin İstanbul İl Başkanı bir kongre yapıyor, tebrik etmiyorsunuz. Sosyal medyada bir şeyler söylüyorsunuz. Sonra kendiniz ‘Gitmek istiyorum’ cümlesini ‘Davet edildiğim’e eviriyorsunuz. 15 gün sonra telefon edip gelmek istiyorsunuz. Cevabı beklemek için iki gün sabredemiyorlar. Hemen bir gazeteciye yazdırıyorsunuz. Parti kararı mıdır bilemiyorum. Herkes kendi kararını alabilir, problem yok. Bizim tavrımızı söylüyorum ben. CHP İl Başkanının kişisel tavrı mıdır, partisinin kararı mıdır bilmem?” dedi.
“Kariyer tasarımı yapmak ona esir olarak yaşamaktır”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığından Cumhurbaşkanlığına uzanan siyasi serüvenini kendisinde de görüp görmediği sorulan Kabaktepe, “Kendimi şu an ve gelecekte sadece AK Partimizin İl Başkanı, Türkiye’mizin en büyük ilinin il başkanı, Türkiye’nin dünyaya açılan kapısının il başkanı, 600 yıl dünyaya hükmetmiş son Türk devleti olan Osmanlı İmparatorluğu’nun, payitahtının il başkanı, sağlık ve eğitim başkentinin il başkanı olarak bugün de yarın da öyle görüyorum, öyle planlıyorum. Kariyer tasarımı yapmak ona esir olarak yaşamaktır, onu anlamsız olarak görürüm. Bu kişisel bir şey” ifadelerini kullandı.
Kongredeki konuşmasında kullandığı “1994 ruhu” ile neyi kastettiğinin sorulması üzerine de Kabaktepe, şunları söyledi:
1994 ruhu derken öykünme değil, geleceğin 30 yıllık tasarımına vurgu yapıyoruz. Cumhurbaşkanımızın liderliği birinci temel ruhumuz. AK Parti’nin son genel kongresinde Cumhurbaşkanımız ‘Medeniyet nöbetini devralmaya geliyoruz.’ dedi. Dünya liderliğine vurgu yapmak istiyoruz. Türkiye’deki liderliği, çıkışının ve Türkiye’yi dönüştürücü adımlarını atışının başlangıcı 94, aynı şekilde dünyanın sıkıştığı, hakkın ve hakkaniyetin olmadığı dünyada, Cumhurbaşkanımızın kendi ifadesiyle medeniyet nöbetini almaya başlayacağı dünya liderliğinin de 2023 yılında yapacağımız güçlü çalışmalarla tescil edilip, büyük Türkiye’yi inşa edeceği süreç olarak değerlendiriyoruz.