Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, 103 emekli amiral imzasıyla yayımlanan ‘Montrö bildirisi’ne ilişkin olarak, “‘Yüce Türk milletine!’ diye başlayan hiçbir bildiriden hoşlanmıyorum. Çünkü bu seslenişin tınısında… 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ve de 15 Temmuz var! Kaldı ki… Radyo zamanlarının üslubudur bu. Siyah beyaz televizyonlarda kalmıştır. En son 15 Temmuz’da ise, minicik bir cep telefonu, bu üsluplu bir bildiriyi rezil kepaze etmeye yetip de artmıştır. Ne çabuk unutuldu!” dedi.
Hakan, “Bildirinin “aksi halde” diye bölümünü okudunuz mu? O bölüm, tam anlamıyla “muhtıra” kokuyor. Ne olacakmış aksi halde? Bildiriye göre, bunalımlar olacakmış, tehlikeli olaylar yaşanacakmış, riskler doğacakmış. Bunlar ne kadar da üst perdeden laflar böyle sayın amiraller. Tehdit mi ediyorsunuz, nedir?” diye sordu.
Hakan, “İlkokul zekâsına sahip çocuklar bile, bu bildirinin üslubunun… ‘Darbe iması’ diye algılanabileceğini kestirir. En azından böyle kullanılacağını tahmin eder. Düşünün: Kurmay zekâsına sahip koca amiraller, bunu kestiremiyor. Belki de bilerek, isteyerek, kasten böyle yapıyorlardır” görüşünü paylaştı.
Ben muhalefetin yerinde olsam… ‘Bu tür emekli amiral bildirilerine kategorik olarak karşıyız. İçeriği ne olursa olsun… Emekli amiral bildirileri, siyasi tarihimiz açısından hiç de hoş şeyler çağrıştırmıyor’ diye bir açıklama yaparım. Böylece hem demokratik bir düzlemde kalmış olurum. Hem de mağduriyete prim vermemiş olurum. Ama İYİ Partili Aytun Çıray’ın ilk tepkisini görünce… Pek de umutlu değilim açıkçası” dedi.
Yorumlar kapalı.