“Tüp bebek tedavisi sürecinde gerçekleştirilen işlemler bazen kafa karıştırıcı gözükebiliyor. Tüp bebek tedavisinin, doğal yollarla gerçekleşen hamilelikten farkı bulunmuyor. Tüp bebek ve doğal yollar ile oluşan hamilelik arasındaki tek fark, tüp bebek hamileliğinin laboratuar ortamında oluşması ve döllenen yumurtaları yeniden anne rahmine yerleştirilmesiyle meydana gelmesidir.” diyen Prof. Dr. Yücel Karaman, tüp bebek tedavisiyle ilgili şunları aktardı:
Bebek sahibi olmak için destek olan tıbbi bir uygulama olan tüp bebek tedavisi, kadın üreme hücresi ile erkek üreme hücrelerinin vücudun dışında laboratuvar ortamında birleştirilmesi sağlanarak döllenmeyle ortaya çıkan tedavi yöntemidir. Döllenmeyi sağlayan yumurtalar bölünme görevine başlayarak, embriyo yani ilk gelişim evresini laboratuvarda oluşması ve anne adayının rahminin içine yerleştirilmesi durumuyla gerçekleşir. Tedavinin başından gebelik testi gününe kadar yaklaşık 30 gün süren bir tedavidir.
Tüp bebek tedavisine başlamadan önce çiftler nelere dikkat edebilir?
Tüp bebek aşamaları başlamadan önce bu tedaviye girecek olan bireylerin dikkat etmesi gereken durumlar vardır.
- Bireylerden sigara içen varsa kesinlikle bırakmalıdır.
- Uyku düzenine dikkat edilmelidir.
- Stresten ve üzüntü oluşturacak durumlardan uzak durulmalıdır.
- Sağlıklı beslenmeye dikkat edilmelidir.
- Doktorun tedavi için verdiği ilaçlar mutlaka zamanında alınmalıdır.
- Tedavi için gerekli olan tüm testler eksiksiz olarak tamamlanmalıdır.
Tüp bebek tedavisine ne zaman karar verilir?
1 sene boyunca korunmasız, düzenli cinsel ilişkiye rağmen gebe kalamayan kadınlar; infertil olarak kabul edilir ve tüp bebek tedavisine başlayabilir. Ancak 37 yaşından büyük kadınların 1 yılı beklemesi çok doğru olmayabilir. Bu açıdan ileri yaş infertil kadınların, düzenli cinsel ilişkiyi 6 ay sürdürüp gebe kalamadıkları takdirde mutlaka bir infertilite uzmanına başvurmaları gerekiyor.
Tüp bebek kaç kez denenebilir?
Yeterince sperm ve yumurta elde edilebildiği sürece, tüp bebeğin tıbbi olarak denenmesinde sakınca yoktur. Ancak genel olarak gebelik şansının beşinci denemeden sonra azaldığı biliniyor.
Tüp bebek tedavisi kaç yaşına kadar uygulanabilir?
Tüp bebek 45 yaşına kadar uygulanabilir. Ancak 40 yaşından sonra şansın azaldığını bilmek gerekiyor.
Tüp bebek sürecinde başarıyı etkileyen faktörler neler?
- Yaş ilerlemesi
- Azalmış yumurtalık rezervi
- Embriyonun bozulmuş genetik yapısı
- Embriyo dış zarının kalılaşmış olması
- Rahim iç duvarında bozukluklar olması
- Rahim içinde myom ya da polip olması
- Pıhtılaşma fonksiyon bozuklukları
- Genetik bozukluklar
- İmmunolojik bozukluklar
- Çikolata kistleri
- Enfeksiyon
- Tüplerin tıkanıp şişmesi
- Laboratuvar koşullarının yeterli olmaması
Gelişen embriyolarda genetik analiz yapılabiliyor mu? Hangi durumlarda tercih ediliyor?
Akdeniz anemisi, orak hücreli anemi ve bunlara benzer tek gen üzerinden geçiş gösteren çok sayıda hastalıkta embriyolarda genetik tanı mümkündür. Ayrıca çiftlerden birinde veya her ikisinde translokasyon taşıyıcılığı olduğunda ya da kadının geçmişinde birden fazla sayıda düşük öyküsü varsa embriyolar NGS (Yeni nesil dizileme) ile genetik olarak analiz edilebilir. Gebelik oluştuktan sonra koryon villus örneklemesi veya amniyosentez ile genetik hastalıklardan bazılarının tanısı konabilir.
Tüp bebek tedavisi ne kadar sürer? Hastanede yatmak gerekli midir?
Tüp bebek tedavisinin süresi, hekimin çift için uygun gördüğü protokole göre değişiklik gösterir. Tedavi süreci genelde ilaçların kullanılmaya başlamasından embriyo transferine kadar geçen süre dahil olmak üzere 15-25 gün arasında. İşlemin hiçbir aşamasında hastanede yatış gerekmiyor.
Tüp bebek tedavisi sonucu doğan bebekler sağlıklı mıdır?
Tüp bebek tedavisi ile doğan bebeklerin yapısal anormallikler, doğumsal anormallikler ve genetik anormallikler açısından doğal yolla oluşan bebeklerden önemli bir farklılık göstermediğini biliyoruz. Eğer tüp bebek, sperm sayısının ciddi derecede düşük olması veya menide hiç sperm bulunmaması nedeniyle yapılıyorsa, çiftin genetik danışmanlık almasında fayda var. Çünkü bu duruma sahip erkeklerde bazı genetik problemlere rastlanabiliyor ve bunların yeni jenerasyonlara aktarılma riski az da olsa mümkündür.
Yorumlar kapalı.