Bilecik Müze Müdürlüğü tarafından 18 Mayıs Uluslararası Müzeler Günü dolayısıyla program düzenlendi.
Bilecik Müzesi’ndeki kutlama programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Bilecik Müzesi Müdürü Harun Küçükaydın’ın konuşmasıyla başladı.
Ertuğrul Gazi İlkokulu öğrencilerinin halk oyunları gösterisi sonrası Bahçelievler ve Gedikkaya Mağarası kazılarında çıkarılan buluntuların sergileneceği alanın açılışı yapıldı.
Bilecik Valisi Kemal Kızılkaya, BŞEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Deniz Sarı ve müze yetkililerinden buluntular hakkında bilgi aldı.
Gazetecilere, kentte 4 adet müze bulunduğunu ve Bilecik’te müzecilik anlamında yeni adımların atıldığını belirten Kızılkaya, “İnhisar ilçemizde bulunan Gedikkaya Mağarası’nda milattan önce 14 bin 500 yıllarına kadar uzanan buluntular ile il merkezindeki Bahçelievler Mahallesi yerleşkesindeki kurtarma kazısıyla ortaya çıkan çok önemli eserler Bilecik Müzemizde sergilenmeye başlandı.”
3 delikli flüt
Müze Müdürü Harun Küçükaydın ise Bahçelievler yerleşkesinde yapılan kurtarma kazısında yaklaşık 9 bin yıl öncesine ait buluntular tespit edildiğini söyledi.
Batı Anadolu’daki ilk mimari yapıların bölgede olduğuna dair buluntuların çıkarıldığını dile getiren Küçükaydın, şunları kaydetti:
“Oval yapılar ortaya çıktı. Yine bu bölgede yaklaşık 9 bin yıl öncesine ait bir iskelet bulduk. 8 bin 600 yıl öncesine ait bir flüt bulundu. Bu çalışmalar bilimsel olarak TÜBİTAK tarafından da yapıldı. Eserlerin milattan önce 9 bin sene öncesine gittiğini böylece teyit ettik. Bu bölgede insanların hayvancılıkla ilgilendiğini, ilk yerleşime geçildiğini ve insanların evlerde yaşadığını avluda günlük hayatlarının çeşitli şekillerde devam ettiğini gördük. Aynı zamanda iskeletlerini bu avlularda gömdükleri ortaya çıktı. Bu kazılarda 12 iskelet çıkarıldı.”
Bölgedeki en eski tabakanın milattan önce 7 bin yıllarına ait olduğunu vurgulayan Küçükaydın, “1000 yıllık kesintisiz bir yerleşimin olduğunu gördük. Daha sonra bir kesinti olmuş. Yaklaşık 5 bin sene sonra da Helenistik Dönemde bir duvara rastladık. Fibula bir çengelli iğne bizi destekleyen bulgu olarak elimize geçti. Biz buranın ikinci defa Helenistik Dönemde de kullanılmış olduğunu anladık.” ifadelerini kullandı.
BŞEÜ Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Deniz Sarı da Karbon 14 analizlerine göre, Gedikkaya Mağarası’ndaki çalışmalarda elde edilen buluntuların en erken olanının 16 bin 500 yıl öncesine ait olduğunu kaydetti.
Ertuğrulgazi Lisesi öğrencilerinin drama gösterisinin de sunulduğu programa, İl Emniyet Müdürü Ertuğrul Namal, İl Kültür ve Turizm Müdürü Serkan Bircan, kurum müdürleri ve diğer ilgililer katıldı.
Yorumlar kapalı.